19 Aralık 2016 Pazartesi

İdrar kaçırma sebepleri nelerdir? idrar kaçırma tedavi yöntemleri nelerdir?



İdrar kaçırma hastalığının birçok sebebi bulunabilir. Fakat tedavisi mevcuttur. Birçok kişide görülebilen bu hastalığın tedavisi vardır fakat insanlar kültürel nedenlerle doktora bu durumlarını anlatmaktan utanırlar. Ama bu tanının konulması ve bir an önce tedaviye başlanması gerekir.
Normal günlük işler sırasında, ani ve istemsiz olarak idrarın idrar yolundan dışarı çıkışı "idrar kaçırma" olarak tanımlanmaktadır. Bu durum pek çok kadında utançlık ve sıkıntı yaratır. Bazı kadınlarda günlük yaşamı sınırlandıracak kadar şiddetli olarak da kendini gösterebilir. Profesyonel, sosyal ve kişisel aktiviteleri etkileyebilen bu problemden kurtulup eskisi gibi özgür yaşama dönmek için ve hayat kalitesini artırabilmek için farklı çözüm olasılıkları vardır.
Güldüğünüzde, öksürdüğünüzde veya hapşırdığınızda, yürürken veya egzersiz yaparken, ağır bir eşya kaldırırken, oturur ya da yatar durumdan ayağa kalktığınızda idrar kaçırıyorsanız ve bu durumdan kurtulmak için gün boyunca sık sık tuvalete gitmek zorunda kalıyorsanız uzmana başvurmalısınız. İdrar yapma hissi geldiğinde tuvalete yetişemiyorsanız ve tuvalette hiçbir zaman idrarınızı tamamen boşaltamadığınız hissine kapılıyorsanız da uzman görüşü almanız faydalı olacaktır. Böylece eğer varsa idrar kaçırmanızın nedeni ve tipi saptanarak en iyi tedaviye giden yolda ilk adımı atmış olursunuz. Doktorunuz ile altına kaçırma konusunu açıkça konuşmanız, tedavi seçeneklerini öğrenmenizi ve bir zamanlar yaşadığınız tam ve aktif yaşam tarzını yeniden kazanmanızı sağlayabilir.  İdrar kaçırma, 30 yaşın üzerinde ki her dört kadından birinde görülebilen oldukça yaygın ve ciddi bir sorundur. Özellikle menopoz sonrası dönemde ve çok doğum yapmış kadınlarda, bazen hiç doğum yapmamış genç kızlarda dahi görülebilen idrar kaçırma rahatsızlığına tıpta "inkontinans" denmektedir. Yapılan araştırmalarda kadınların % 25'i hayatlarının herhangi bir döneminde idrar kaçırma sorunu ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Kadınların ömürlerinin uzaması ile sorun daha da büyümektedir. İdrar kaçırma rahatsızlığının en kötü yanı ise "başım ağrıyor" der gibi rahat konuşulamamasıdır. İdrar kaçırma çoğu zaman saklanan, utanılan veya yaşlanma ile doğal olarak ortaya çıkan bir durum olarak algılanmaktadır. 
Mesane Nedir?
Mesane, böbreklerden gelen idrarın biriktiği yerdir. Erkeklerde bağırsakların önünde bayanlarda ise rahmin altında yer alır. Böbreklerden gelen idrar yavaş yavaş mesaneye dolmaya başlar. Bu işlem sırasında beyine sinyal gider ve beyin mesanenin kasılmasını engelleyecek ve idrar tutmayı sağlayacak olan sinyali gönderir. Mesanede biriken idrar kişiyi zorlayacak konuma geldiğinde beyin tuvalete gitmek için kişiyi uyarır. Böylece kişi tuvalete gidip mesane torbasının boşalmasını sağlar. Normal bireylerde mesanede 350 ile 500 ml arasında idrar birikebilir.
İdrarı nasıl tutarız? İdrar tutmayı sağlayan faktörler nelerdir?
İdrar birikirken mesane elastik olduğundan genişlemeye başlar, bu sayede mesane içerisinde basınç artışı olmaz, böbreklerden gelen idrar rahatlıkla mesaneye girebilir. Ayrıca, mesanenin hemen altında idrar tutmaya yarayan ve devamlı kasılı olarak duran kaslar idrar torbasında biriken idrarın kaçmasına engel olur. Kadınlarda anatomik olarak idrar borusu erkeklere göre daha kısadır. Kadınlarda salgılanan bazı hormonlar idrar borusuna (üretra) destek sağlar. İdrar yaparken mesane bir miktar aşağı doğru hareket eder.
İdrar Kaçırma Tipleri
İdrar kaçırmanın sebebine bakıldığında dört tip idrar kaçırmanın mevcut olduğu görülüyor.
Stres Tipi İdrar Kaçırma: kadınlarda idrar kaçırma nedenleri arasında en sık görülen nedenidir. Ani hareketlerle örneğin gülerken, öksürürken, hapşırırken, yürürken, egzersiz yaparken vb. istemsiz idrar kaçırma görülüyor.
İki temel nedeni vardır: "Birincisi ve en sık olanı pelvik taban kaslarının zayıflığıdır. Pelvik taban kasları alt idrar yolu organlarını destekler. Güçlü bir pelvik taban üretrayı idrar yapma zamanı gelinceye kadar kapalı tutar. Pelvik taban zafiyeti olduğunda karın iç basıncını artıracak durumlar ( egzersiz, öksürme vb.) üretranın açılmasına ve idrar kaçırmasına neden olur. Çok sayıda müdahaleli doğum, iri bebek doğurma, obezite, ailesel yatkınlık ve menopoz risk faktörleri olarak sayılabilir.
Bir diğer nedeni mesane boşalmasını kontrol eden kasların yetersizliğidir. Bu kaslar mesane dolarken üretrayı kapalı tutar, idrar zamanı gelince gevşeyerek idrar yapmaya izin verir. Sfinkter denen bu kasların yetmezliği varlığında kaslar görevlerini yapamadıkları için çeşitli hareketler sırasında (öksürme, egzersiz vb.) idrar kaçırılır."
Urge Tipi İdrar Kaçırma: Güçlü bir tuvalete gitme ihtiyacı hissedildiği anda tuvalete yetişemeden idrarını tutamamak olayına bu tipte rastlanıyor. Stres idrar kaçırmadan farklı olarak pelvik tabandaki zayıflıktan değil, mesane kaslarının aşırı aktif olmasından kaynaklanıyor.
Miks Tip İdrar Kaçırma: Stres idrar kaçırma ve urge idrar kaçırmanın bir arada olduğu durumlarda miks idrar kaçırmadan söz ediliyor.
Taşma Tipi İdrar Kaçırma: Mesanede kapasitenin üzerinde idrar depolandığında idrar yapma zorunluluğu hissetmeden küçük miktarda idrar kaçırma görülüyor. Kişi hiçbir zaman mesanesini tamamen boşaltamadığı hissine kapılıyor. Diyabet, pelvik yaralanma, geniş pelvik cerrahi, omurilik yaralanmaları, multipleskleroz gibi durumlarda kas tonusunun kaybolması sonucu bu tip durumlar söz konusu olmaktadır.
İdrar Kaçırma Nedenleri Nelerdir?
İdrar kaçırma nedenleri birçok sebebe bağlı olarak  meydana gelebilmektedir. Mesanede oluşabilecek enfeksiyonlar, vajina enfeksiyonları, mesane taşları, zorlu doğumlar, hormonsal değişimler, mesane tümörleri, sinirsel hastalıklar, mesane çıkışı tıkanıklıkları idrar kaçırmanın nedenleri olabilir.
İdrar Kaçırma Neden Olur?
-İlerleyen yaş grupları
-Fazla kilolu olmak, obezite hastalığı
-Kalıtımsal sebepler
-Kabızlık problemleri
-İdrar enfeksiyonları (kadınlarda sistit, mesane iltihabı)
-Vajinal enfeksiyonlar
-İdrar taşları ve tümörleri
-Zor doğumlar,
-Menopozla ilişkili hormonal değişiklikler
-Şua tedavisi
-Sinirsel hastalıklar ve erkeklerde görülen prostat büyümesi
-Kadınlarda devamlı idrar kaçırmaya sebep: mesane-vajina arasında ya da böbrekle mesane arasındaki idrar borusu (üreter)
-Vajina arasında oluşacak birleşmeler
-Kontrolsüz şeker hastalığı
-Alkolizm
-Prostat kanseri için yapılan ameliyatlar
-Adele gevşeten, tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, sakinleştirici, depresyona karşı alınan ilaçlar, alerji ilaçları da idrar kaçırmaya sebep olabilir.
-Beyin fonksiyonlarında yavaşlamaya neden olan hastalıklar (demans, alzheimer, damarsal hastalıklar vb)
Yukarıda sayılanları genelde idrar kaçırma sorunu için neden olarak sayabiliriz.
Erkeklerde İdrar Kaçırma
Erkekler aslında kadınlara oranla daha şanslılar çünkü idrar tutmayı sağlayan kas yapısı erkeklerde daha sağlam ve bu yapıyı bozabilecek çocuk doğurma travması yaşamıyorlar. Bu nedenle idrarı tutamama genel olarak erkeklerde kadınlara oranla daha az görülüyor. Ama görüldüğü zaman yaşam kalitesini kadınlara oranla daha fazla bozuyor. Belki bu nedenle idrar kaçıran erkek hemen bir üroloji uzmanına koşarken, idrar kaçıran kadınlarda aynı davranışı gözlemlemiyoruz. Kadınlar özellikle belirli yaşın üzerinde idrar kaçırmayı yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak algılayabiliyorlar. Ya da söylemekten utanıyorlar. Bir de çevrelerinde başarısız bir idrar kaçırma tedavisi yaşamış bir örnek varsa bu idrar kaçıran kadınların hekime başvurmalarını engelliyor. Hafif ya da orta derecede idrar kaçıran birçok kadın yaşamını iç çamaşırının içine yerleştirdiği bir ped ile hiç hekime başvurmadan sürdürmektedir. Ancak az miktarda idrar kaçırsa da erkeklerde hekime başvurma eğilimi daha yüksek.
Erkeklerde İdrar Kaçırma Nedenleri Nelerdir?
Erkekte idrar kaçırma daha az rastlanan bir durumdur. Erkekler idrar yaptıktan sonra iç çamaşırını çektiği andan itibaren idrarın damla şeklinde gelmeye devam etmesi sıkıntı yaratabilmektedir. Bu genelde iyi huylu prostat büyümesiyle birlikte olur. Prostat büyümesine bağlı olarak mesane çıkım noktasında tıkanıklık oluşabilmektedir. Bu tıkanıklığın zamanında tedavi edilmemesi daha sonra erkekte idrar kaçırma rahatsızlığına neden olmaktadır. Prostat büyümesi genelde 50 yaşından sonra meydana gelmektedir. Fakat daha erken yaşlarda da karşılaşılabilecek bir problemdir. Bu problemin zamanında fark edilip tedavi edilmesi gerekir. Bazı durumlarda ise prostat ameliyatına bağlı olarak idrar kaçırma problemi yaşanabilmektedir. Prostat kanseri tedavisinde prostatın çıkarılması sırasında oluşabilecek bazı durumlar vardır. Prostat ameliyatları sonrasında idrar tutmaya yarayan bazı yapılar da zarar görebiliyor. Kötü huylu prostatın çıkarılmasında bazı yapılara da zarar verilebiliyor. İdrar tutmaya yarayan bu yapı “üretral sfinkter” olarak adlandırılmaktadır. Tedavi yönteminde ise sfinkteri güçlendirici kas egzersizleri yapılabiliyor. Birkaç yöntem denendikten sonra cerrahi yönteme başvuruluyor. Cerrahi yöntemde hastaya suni sfinkter takılıyor. Sonuç olarak erken tanı her hastalığın tedavisinde oldukça önemlidir. Bunların önüne geçebilmek için bir şikâyetiniz olmasa daha kırk yaşından sonra yıllık ürolojik kontrollerinizi yapmaya özen gösterin.
Erkelerde İdrar Kaçırmanın En Sık Görülen Nedenleri
İdrar sonrası damlama: Burada kast edilen idrar yapmayı bitirdikten sonra kişi ayağa kalktığında veya iç çamaşırını çektiğinde damlama şeklinde idrarın gelmeye devam etmesidir. Bazen giysileri ıslatacak kadar idrar kaçağı gözlenebilir ve oldukça can sıkıcı olabilir. Her yaşta erkeklerde görülebilse de çoğu zaman iyi huylu prostat büyümesiyle birliktedir. Prostat büyümesinin mesane çıkım tıkanıklığına yol açtığı durumlarda, prostatın idrar yoluna doğru büyüyen kısımlarını çıkarmaya yönelik operasyonla (prostatektomi) tıkanıklığın açılması sonrası kaybolabilir. Dış idrar yolunda, kalın bağırsakların çeperinde yıllar içinde oluşan küçük baloncukların (divertikül) oluşumu da idrar sonu damlamalarına yol açabilir. Böyle durumlarda bu baloncukların çıkarılması ve idrar yolunun tamiriyle sorun düzelebilir. Bu durumların dışında ortaya çıkabilecek idrar sonrası damlamaların tedavisi daha zor olabilir. Bu zor olgularda ne yazık ki medikal tedavi de yüz güldürücü değildir. Tedaviye yanıt vermeyen hastalara dış idrar yolunu daha efektif boşaltmaya yönelik bazı teknikleri öğretmek faydalı olabilir. İdrardan sonra damlama, idrar yolları ve böbreklerde oluşan sorunlardan kaynaklanabilir ama en büyük sebebi, idrarın atılmasının son aşamasında idrar kesesinin altında bulunan ve idrarın atılmasını sağlayan yol olan üretranın etrafında bulunan kasların yeteri kadar kasılamaması sonucu oluşur. Bu durum ise son derece rahatsız edici bir hal alır ve kişiyi ve kötü kokudan dolayı da etrafındakileri rahatsız edici boyutlara ulaşabilir.
İdrar Sonrası Damlama Sorunu Yaşayan Kimsenin Yapması Gerekenler Nelerdir?
-Böyle bir sorunu olsun olmasın, her erkeğin ayakta değil, alaturka tuvalette oturarak tuvalet ihtiyacını gidermesi gerekir. Böyle yaptıkları takdirde hem uretra ve diğer boşaltım sisteminde oluşabilecek iltihaplanmaları engelleyebilir, hem de idrar kesesinin tamamen boşalmasını sağlayarak damlamanın önüne geçmiş olurlar.
-İdrar yapmadan önce, üzerinde bulunan dar pantolon tarzı kıyafetleri çıkarmak çok daha rahat bir boşaltım sağlayacaktır.
-Erkeklerin idrar yaptıktan sonra penislerini üç parmakları ile sıvazlayarak içeride kalan idrarı çıkartması damlamaları önleyecektir.
İdrar damlaması çoğu kimsede hastalık sebebi ile değil tuvalet ihtiyacını giderirken yeterince dikkatli olmamaktan kaynaklanır. İdrar sonrası gelen damlamalar, necisdir; yani namaza manidir. Namaz kılmanın hadesten taharet, ve necasetten taharet olmak üzere temizliğe vurgu yapan iki farzı vardır. Namazın farzlarının bir tanesini bile yerine getirmemek namazın kabul olmamasına neden olur. İdrar damlaması çoğunlukla bir hastalıktan değil, tuvalet ihtiyacı sırasında yeteri kadar özen göstermemekten kaynaklanır. İdrar yaptıktan sonra uzun süre damlamaları devam eden kimse, namaz kılmak istiyorsa, idrarın tamamen kesilmesini bekleyip, abdest olmalı ve daha sonra necis olmasından şüpheleniyorsa iç çamaşırını değiştirdikten sonra namazını kılmalıdır. Güzel dinimiz tuvalette temizlik kurallarının önemini anlatmak için, üzerinize sıçrayan idrarın kabir azabına sebep olduğunu hadisler ile bildirilmektedir. Bu yüzden bütün Müslümanların, çocukluk yaştan itibaren özellikle erkek çocuklarının oturarak idrar yapmaya alıştırılması gerekir. Böylelikle işedikten sonra damlama olayı da ortadan kalkmış olur.
Sıkışma tipi idrar kaçırma:Prostatın büyümesi ve idrar kesesinde tıkanıklığa neden olması ile birlikte idrar kesesinde de bazı değişiklikler başlar. İdrar kesesinin esneme ve depolama fonksiyonlarında zamanla bozulmalar meydana gelir.
Bu hastalarda sık tuvalete gitme, sıkışma ve tuvalete yetişemeden idrar kaçırma yakınmaları görülebilir. Uzun süre tedavi edilmeyen hastalarda bu yakınmalar kalıcı hale gelebilir.
Prostata bağlı işeme şikayetlerinin erken dönemde medikal ya da cerrahi yolla tedavi edilmesiyle idrar kesesindeki bu değişiklik ve bozuklukların iyileşmesi mümkündür.
-Prostat Büyümesine Bağlı Mesane Çıkım Tıkanıklığının Zamanında Tedavi Edilmemesine Bağlı Ortaya Çıkan İdrar Kaçırma: Prostat büyümesi erkeklerde 50 yaşından sonra oldukça sık görülen, bazen çok daha erken yaşlarda da rastlanabilen bir durumdur. Prostat her erkekte idrar torbasının çıkışında bulunan ve yetişkin ve genç erkeklerde 15-25 gram ağırlığında olan bir salgı bezidir. Prostat salgıladığı maddeler açısından aslında erkekler için önemli bir yapıdır. İçerisinde meni denilen madde geçer ve bu geçiş sırasında meni içindeki spermlerin gelişmesini ve kalitesini artıran maddeleri bu meniye katar. Prostat sebepleri içerisinde yer alan prostat çocuk sahibi olunması açısından oldukça önemlidir. Bununla beraber doğrudan doğruya cinsel aktivite ile herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır. Her prostat büyümesi mesane çıkım tıkanıklığı yapmaz. Ancak yaptığı durumlar zamanında tedavi edilmez ise mesane içinde oluşan yüksek hidrostatik basınç mesane duvarını geri döndürülemez derecede bozabilir ve mesane hem depolama hem de boşaltma görevini yapamaz hale gelebilir ve mesane aşırı aktivitesine bağlı sıkışma tipi veya mesane kası zayıflığına bağlı taşma tipi idrar tutamamak ortaya çıkabilir. Hastalarımızın bilinç ve bilgi düzeylerindeki artış nedeniyle bu tür idrar kaçırmaların sayısı azalmakla birlikte, yine en sık gördüğümüz idrar kaçırma nedenleri arasında yer almaktadırlar. Tedavisinde prostat büyümesine bağlı tıkanıklığın ortadan kaldırılması yanında mesane kasına yönelik medikal tedaviler uygulanmaktadır. Prostat hastalıkları ve bunların tedavileri erkeklerde idrar kaçırmaya neden olabiliyor. Bu saydıklarımızın dışında da özellikle yaşlanmayla sıklığı artan sistemik ve nörolojik hastalıklar da hem erkeklerde hem kadınlarda idrar kaçırmaya yol açabiliyor. Hatta bazen bu hastalıkların ilk belirtisi olarak da ipucu veriyorlar. Bunlara örnek olarak da şeker hastalığı, Parkinson hastalığı ve inme verilebilir. Bu gerçek de idrar kaçırmanın ihmal edilmemesi gereken bir belirti olduğunu tekrar hatırlatıyor. Elbette bu hastalıkların tanıları konulduğunda tedavi hedefi mesane oluyor çünkü bu hastalarda idrar kaçırmanın nedeninin mesanenin nörojenik kontrolündeki bozulma olduğunu biliyoruz. Tedavinin başarısında tanının erken konulması ve mesanede kalıcı değişikliklerin engellenmesi hayati önem taşıyor.
Prostat Ameliyatı Sonrası İdrar Kaçırma: Özellikle prostat kanseri tedavisinde uyguladığımız radikal yani prostatın tamamının seminal veziküller ile birlikte çıkarma operasyonları, daha seyrek olarak da iyi huylu prostat ameliyatları sonrası idrar tutmayı sağlayan “üretral sfinkter” adı verilen yapının zarar görmesi nedeniyle meydana gelirler. Tedavisinde sfinkteri güçlendiren kas egzersizleri, medikal ajanlar ve son çare olarak da cerrahi tedaviye başvurulmaktadır. Cerrahi tedavide altın standart suni üretral sfinkter takılması ameliyatlarıdır.
Prostat Ameliyatı Sonrası İdrar Kaçırma Tedavisi
İyi huylu prostat büyümesi nedeni ile uygulanan prostat ameliyatları sonrası nadiren (%1-2 oranında), kanser cerrahileri sonrası prostatı alınan erkek hastalarda ise % 2-30 oranında kalıcı idrar kaçırma oluşabileceği bildirilmiştir. Bu durum, erkek hastalarda hayat kalitesini bozan son derece olumsuz bir durum olup çoğu zaman önceki hastalığın yarattığı rahatsızlığın da önüne geçmektedir.
Erkeklerde kaçırma mesane kas bozuklukları, mesane önünde yer alan sfinkterik kas hasarı ya da her ikisine bağlı olabilir. Ancak kaçırma çoğunlukla ameliyatla sfinkter yani idrar kaçırmayı engelleyen kaslara ya da bunların sinirlerine olan hasar sonucu ortaya çıkar. Bu durum özellikle prostat kanseri cerrahisi sonrası, radyoterapi(ışın tedavisi) ile oluşabilir.
Prostat kanseri nedeni ile ameliyat edilen bir hastada ameliyat sonrası oluşan idrar kaçırma için çeşitli risk faktörleri bulunur. Bunlar:
-Yaş
-Prostat boyutu ve şekli
-Tümör boyutu
-Preoperatif mesane aşıır aktivitesi ya da mesane çıkım tıkanıklığı
-Cerrahi teknik ve cerrahın deneyimi: sinir koruyucu yaklaşım, mesane boynu korunması, rekonstrüksiyonu
-Önceki prostat ameliyatları
-Önceki Radyoterapi 
Prostat Ameliyatı Sonrası İdrar Kaçırma Ne Kadar Sürer
Ameliyattan sonra erken dönemde geçici bir süre olabilir. Bu nedenle ameliyat sonrası tüm hastalarda 6-12 ay bekleyip iyileşme olmazsa kaçırma için cerrahi tedavi önerilir.
6-12. ay arasında hastalarda davranışsal tedaviler, pelvik taban kas güçlendirme egzersizleri, ilaç tedavileri ve kas güçlendirici elektriksel ya damanyetik akımla destek tedavisi alabilirler. Bu sürenin sonunda kaçırma günde bir kaç ped ya da daha fazla ise hastaya kalıcı cerrahi tedavi önerilir.
Tedavi seçenekleri özetlenecek olursa:
-Pelvik Taban Egzersizleri ( PTE )
-Farmakolojik (İlaç) tedavi
-Enjeksiyon tedavileri
-Erkek slingler – askı ameliyatları
-Ayarlanabilir slingler
-Artifisyel üriner sfinkter (yapay idrar tutucu)
Erkeklerde idrar kaçırma tedavisi egzersiz ve ilaç tedavileri erken dönemde verilebilir. Ancak geç dönemde yani 1 yıldan fazla şikayeti devam eden hastada egzersiz ya da ilacın tedavi sağlamayacağı bilinmelidir. Erken dönemde egzersiz ya da ilaçla tam düzelme olmaz ise daha sonra kalıcı tedavilere geçilebilir. Kalıcı tedaviler içerisinde farklı alternatifler bulunmaktadır. En az invazif yöntem mesane boynuna enjeksiyon yaparak kaçırmanın azaltılması tekniğidir. Bu yöntem geçici bir süre iyileşme sağlasa da tekrarlanma gerektirir ve uzun dönemde başarısı düşüktür. Kalıcı yöntemler ise 2 farklı grupta incelenebilir. İdrar kanalını sıkıştırarak baskı yapan ve kaçırmayı engelleyen askı yöntemleri ile idrar kanalını çepeçevre saran ve kaçırmayı durduran yapay sfinkterlerdir. Her iki yöntemde de dışarıdan bir cihaz, vs görünmez. Askı ameliyatları daha basit ve hasta için kolaydır ancak genellikle kaçırması az olan hastalarda tercih edilir. Daha şiddetli kaçırması olanlarda ise artifisyel sfinkter yöntemi kalıcı çözüm sunar.
Kadınlarda İdrar Kaçırma Nelerden Kaynaklanır?
İdrar torbasının böyle bir enfeksiyon kapması durumunda idrar torbası sinirleri aşırı şekilde uyarılır ve bu da idrar kaçırmaya neden olur. Bunun dışında gebelik idrar kaçırmaya neden olan hallerden birisidir. Bebeğin idrar torbanıza yaptığı baskıdan dolayı böyle bir durum oluşabilir. Ama bu genelde geçici bir durumdur. Normal doğumla doğum yapan ve fazla çocuğa sahip olan bayanlarda bu olasılık daha fazla olmaktadır. Çünkü pelvik kasları doğum esnasında zarar görmüş olabilir. Bunun dışında pelvik kaslarının zayıflamasına ve de yavaş çalışmasına neden olan bir diğer etken ise yaşlılıktır. Genelde idrar kaçırma şikâyeti bayanlarda belirli bir yaştan sonra başlar. Hiç doğum yapmamış kadınlarda idrar kaçırma görülme olasılığı vardır. Bunun nedeni ise kronik kabızlık ve aşırı kilolu olmaktır. Aşırı kilo pelvik taban kaslarını zorladığından dolayı bu bir süre sonra idrar kaçırmaya neden olabilir.
Kadınlarda idrar kaçırma idrar kesesinden istek dışı idrar kaçışına İdrar inkontinansı yani idrar kaçırma denir. Kadında hem sosyal hemde hijyenik bir sorun oluşturmaktadır. Ülkemizde yaklaşık yılda 100 bin kadın hasta, idrar kaçırma şikayetleri nedeniyle doktora başvurmaktadır. Hastalarda sinirlilik, toplum içi davranışlarda ve günlük aktivitelerde kısıtlama görülmektedir. Bu durumda, tedavinin ilk aşaması sorunun anlaşılması ve deneyimli bir hekim tarafından ne yapılacağına karar verilmesidir. Kadınlarda idrar kaçırma, hayat kalitesini olumsuz etkileyen ve hastayı sosyal yaşamdan uzaklaştıran önemli bir sağlık sorunudur. Özellikle kadınlarda ileri yaş, çok sayıda doğum yapmak ve aşırı kilo gibi nedenlerle ortaya çıkan idrar kaçırma, önemli hastalıkların belirtisi de olabilir. Tüm dünyada yaygın olan kadınlarda idrar kaçırma sorununun, ülkemizde de birçok kadının çözüm aradığı bir konudur. Her geçen yıl tıp dünyasında yeni yöntemlerin uygulanmaya başlaması, bu konuda problemli olan kadınların da yüzünü güldürüyor.
İDRAR KAÇIRMA SEBEPLERİ
Kaçırmanın pek çok sebebi vardır. Bazı sebepler sadece geçici nedenlerdendir. Sebepler tedavi edildiğinde idrarını tutamama ortadan kalkacaktır. Geçici sebepler aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
-İdrar yollarlı enfeksiyonları
-Kabızlık
-İlaçların yan etkileri
İdrar kaçırmanın diğer bazı sebepleri geçici değildir fakat çoğunda tedavi mümkündür:
-Mesaneyi (idrar kesesi) yerinde tutan kaslarda zayıflama
-İdrar kesesi ve veya sfinkter kaslarında zayıflama
-İdrar kesesi kaslarında aşırı kasılma veya yetersiz kasılma
-Bazı hormonlarda azalma, özellikle estrogen
-Nörolojik hastalıklar özellikle Multiple Skleroz ve Parkinson Hastalığı 
Hastalığın en etkili ve kalıcı tedavisi cerrahidir.Günümüzde modern tekniklerle uygulanan ameliyatlar hastaların yaşam kalitesini arttırmaktadır. İdrar kaçırma sosyal yaşamdan uzaklaştırır. İdrar kaçırma sorunu kadınlarda erkeklere oranda daha sık ortaya çıkmaktadır. Yaş ilerledikçe artan idrar kaçırma problemi 40 yaş üstü kadınların % 50’sini etkilemektedir. Kadınlarda idrar tutamama ağır kaldırmak, hapşırmak ve merdiven çıkmak gibi aktiviteler ile stres anında ortaya çıkmaktadır. Bazı hastalarda günlük aktiviteleri sırasında idrar kaçırma sorunu görülmez. Ancak bu hastalar sık idrara çıkma ve tuvalete yetişememe gibi sorunlar yaşamaktadır. Günde 10- 15 kez idrara çıkan bir kadının yaşam kalitesi de olumsuz etkilenmektedir. Çünkü bu sorunu yaşayan her kadın sosyal hayattan da uzaklaşmaktadır. Toplumun en önemli ve tedavi edilmesi gereken sağlıklı sorunlarından biri de obezitedir. Aşırı kilolar, idrar kaçırmaya neden olan faktörlerin başında gelmektedir. Çünkü aşırı kilo ile karın içindeki basıncın artışı, idrar yollarını olumsuz etkiler. Kasları geliştirmek için düzenli egzersiz yapmak önemlidir. Genel olarak kasların güçlü olması, idrar tutan organlar da olumlu etki sağlar. Su, kahve, çay gibi sıvıların aşırı tüketimi de idrar kaçırma sorununu artırmaktadır. Sıvı tüketimlerini normal seviyeye düşürmek, idrar kaçırmanın sorun haline gelmesini engeller. Altına kaçıran kadınlar da altta yatan başka sorunlar araştırılmalıdır. Sorun, basit bir idrar kaçırma gibi görünse de bazen altta yatan neden, şeker hastalığı ve çeşitli sinir sistemi hastalıklarının habercisi olabilir. Eğer kanda şeker seviyesi yüksekse kişi sık idrara çıkmakta ve idrar kaçırma riski de artmaktadır. Özellikle şeker hastalığı, idrar kaçırma sorunu olan hastalarda araştırılması gereken nedenlerden biri olabilir. Çünkü hasta uzun süredir diyabet sorunu yaşıyorsa ve şeker seviyesi de kontrol altında değilse, vücudun birçok bölgesindeki sinirler olumsuz etkilenmekte ve özellikle mesane sinirleri de işlevini yerine getiremez duruma gelmektedir. Başvurmuş olduğunuz doktorun idrar kaçırma tanısını koymadan önce ekarte edilecek en basit sebep idrar yolları enfeksiyonlarıdır. Tam idrar tahili ve idrar kültürüyle idrar yolu enfeksiyonları ayırt edildikten sonra, ürodinami yapılarak idrar kaçırmanın tipi, fayda görecek tedavi yöntemi seçilebilir. 
Normal Doğum Neden Altına Kaçırma Riskini Arttırır?
Mesanenin sabit durmasını sağlayan kaslar normal doğum esnasında yırtılır veya zarar görür. Normalde hapşırırken, öksürürken mesane aşağı doğru hareket eder. Mesanenin aşağı doğru daha fazla hareket etmesini alttan gelen destek kas dokusu engeller ve kişi idrar kaçırmaz. Ancak, çevredeki kasların zarar görmesi veya yırtılması nedenleriyle özellikle hapşırırken, öksürürken mesane sabit duramayarak aşağı doğru yer değiştirir, alttaki destek kas dokusu hasarlı olduğu için yeterli desteği sağlayamaz ve mesane aşağı doğru daha fazla sarkar ve kişi idrarını kaçırır. Bu nedenle normal doğum altına kaçırma riskini artırır.
Zor Ve Travmalı Doğumlar İdrar Kaçırma Riskini Artırır
Zor ve travmalı doğumlar, vajinal yollarda ortaya çıkan sorunlar idrar kaçırma riskini artırırken, sezaryen veya normal doğum sonrası idrar kaçırma üzerinde etkisi bulunmadığı bilinmektedir. Fazla sayıda doğum yapmak idrar kaçırmaya neden olur.Doğumdan hemen sonraki aylarda idrar tutamama şikayetine yaklaşık %20-30 oranında rastlanmaktadır. İdrar tutamama şikayeti normal doğumdan sonra daha sık görülmekle beraber sezaryen ameliyatından sonra da görülebilmektedir. Bazı araştırmalarda elektif sezaryen doğum sonrası stres üriner inkontinansın normal doğuma göre daha az görüldüğü ancak ilerlemeyen doğum eylemi nedeniyle uygulanan sezaryenlerden sonra oranın normal doğuma benzer görüldüğü belirtilmiştir. Bu tür çalışmalarda stres inkontinansın doğum eylemi sırasında pelvik taban doku ve kaslarında meydana gelen hasara bağlı geliştiği vurgulanmıştır.
Doğum sırasında spinal veya epidural anestezi uygulanan hastalar doğumdan sonraki ilk günlerde geçici idrar kaçırma problemi yaşayabilirler, bu tür anestezinin idrar kaçırma şeklinde kalıcı etkisi olmaz.
Kegel egzersizlerine gebelik sırasında ve doğum sonrasında devam etmek doğumdan sonra idrar kaçırma problemlerini önlemek açısından faydalıdır. Doğumdan sonra en az 3 ay düzenli yapılması önerilir. İdrar kaçırma normal doğum yapan kadınların kaderi değildir. Ancak bu soruna yol açan risk faktörleri varsa; vajinal doğum yapan kadınlarda idrar kaçırma olasılığı yükselebilir. Sezaryen yöntemiyle yaptırılan doğumlarda, bu sorun daha az görülüyor. Ancak idrar kaçırmasın diye kimseye sezaryen doğum önerilmez.
Doğumdan sonraki aylarda aşırı çay içmek, kahve tüketimi, kolalı içecekler ve alkol tüketimi mesane kontrolünü azaltır; bu tür içeceklerden kaçınmak idrar kontrolünü kolaylaştırır. Bu önlemlere rağmen geçmeyen idrar kaçırma (üriner inkontinans) mutlaka doktor tarafından değerlendirilmelidir.

Geçici İdrar Tutamama Sebepleri Nelerdir?
• Alkol
Mesaneyi uyarıcı etkisi ve idrar yapımını arttırıcı özelliği nedeniyle idrar kaçırmaya sebep olabilir.
• Aşırı Sıvı Alımı
Kısa sürede fazal sıvı alımı, idrar üretiminin artması sonucu idrar kaçırmaya sebep olabilir.
• Kafein
Hem idrar yapımını arttırarak hem de mesanein direk uyarılması ile idrar kaçırmaya sebep olabilir. Çay, kahve, enerji içecekleri gibi kafein içeren içeceklerin fazla tüketimi idrar tutamama sebebi olabilir.
• Mesane Uyarıcılar
Karbonatlı- gazlı içecekler, çay ve kahve (kafein içerenler veya içermeyenler), tadlandırıcılar, mısır şurubu, baharatlı yiyecek ve içecekler, şekerli ve asitli gıdalar, domates ve limon gibi meyve sebzeler mesaneyi direk uyararak geçici olarak idrar kaçırmaya sebep olabilir.
• İlaçlar
Kalp ilaçları, hipertansiyon ilaçları, sakinleştiriciler, kas gevşeticiler gibi bazı ilaçlar kullanım esnansında idrar kaçırmaya sebep olabilir.
• İdrar Yolları Enfeksiyonları
İnfeksiyonlar direkt olarak mesaneyi uyararak, özellikle urge inkontinansa sebep olabilirler. İdrar kaçırmayla beraber idrar yaparken yanma ve kötü kokulu ve koyu renkli idrar çıkışı görülebilir. İnfeksiyonun tedavisi ile idrar tutamama düzelir.
• Konstipasyon (Kabızlık)
Rektum ve mesane yakın komşulukta olup benzer sinirler tarafından kontrol edilen iki organdır. Kompakt sert feçes veya konstipasyon hallerinde, idrara çıkma sıklığında artma veya hiperaktif mesane sendromu görülebilir, bazen taşma tarzı üriner inkontinansa sebep olabilir.
İdrar Kaçırma Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Cerrahi Dışı Yöntemler
Egzersiz; Egzersizlerin herhangi bir yan etkileri yoktur. Hastanın kendi kaslarını nasıl kontrol etmesi gerektiği öğretilir. Hastalar kendi kaslarını doğru şekilde kasmayı öğrenirler. İdrar kaçırma tedavi yöntemi olarak uygulanan yeni çözümlerden birisi de manyetik pelvik taban stimülasyonudur. Bu yöntemin oldukça iyi sonuçlar verdiği gözlenmiştir. Uygulanması basittir ve hastada ağrı hissi uyandırmaz. Haftada iki veya üç kez yirmi dakika süreyle uygulanmaktadır. Hastanın durumuna göre uygulama süresi değişmektedir. Genelde sekiz ya da on hafta devam eder bu uygulama. Hasta tedavi sandalyesine günlük giydiği kıyafetlerle oturur. Uygulamada hastaya pasif egzersiz yaptırılır ve pelvik taban kaslarının etkili bir şekilde çalışması sağlanır.
Cerrahi Yöntem
İdrar kaçırma ameliyatı 2000’li yıllara gelinene kadar daha farklı yöntemlerle uygulanmaktaydı. Uygulanan idrar kaçırma tedavi yöntemi çok iyi sonuçlar vermemekteydi. Yapılan araştırmalarda idrar kaçırmanın asıl sebebinin pelvis tabanındaki kas dokusunun yetersizliği olduğu anlaşıldı. Bu sebebin anlaşılmasından sonra idrar kaçırma ameliyatlarında mesanenin yukarı çekilmesi yöntemi terk edildi. Ameliyat günü birlik olarak yapılabiliyor. Ve genel anestezi kullanımına gerek kalmadan da lokal anestezi yöntemiyle yapılabiliyor.  Hastanede çok fazla yatmayı gerektirmeyen bu yöntem yüzde doksanlara varan çözüm oranıyla hastaların yüzünü güldürüyor. Aradan yıllar geçmesine rağmen yüzde seksenlerde başarı sağlayan bu yöntem hastalara umut veriyor.
İdrar kaçırma ameliyatı hastada asıl hedef sarkmış idrar torbası ve idrar yolunu normale döndürmek, rahimde sarkma mevcut ise bunu düzeltmek ve genital bölge kaslarını eski biçimlerine döndürmektir. Ameliyat ya sadece idrar kaçırmayı düzeltmek için ya da mevcut ise ek pelvis anormalliklerini (idrar torbası, kalın bağırsak ve rahim sarkması, gaz kaçırma) de düzeltmek için uygulanır. Sadece idrar kaçırma problemi için yapılan ameliyatlar artık lokal anestezi ile uygulanmakta ve hasta ameliyatın olduğu gün taburcu edilmektedir. Eskiden uygulanan operasyonlar oldukça düşük başarı oranları sebebiyle yapılmaktan vazgeçilmiştir. Bugün sadece Burch kolposüspansiyon ve tension-free üretropeksiler (TVT, IVS, MPS v.d) uygulanmaktadır. Başarı oranları yaklaşık olarak % 90-95 tir. Başarı oranlarını olumsuz yönde etkileyen en önem teşkil eden sebep daha önce operasyon yaşamış olmaktır. Ne yazık ki, bu etkisiz operasyonlar bugün bile, halen yapılmaya devam edilmektedir ve hastaların bir bölümü bu ameliyatları olan hasta grupları meydana getirmektedir. Bu sebepten dolayı hasta iyi değerlendirilmelidir. Ve kişiye olabilecek en uygun ameliyat seçilmelidir. Tecrübeli bir cerrahın elinden çıkmayan idrar kaçırma ameliyatı sonrası bazı sorunlar oluşabilir. Bunların en önemlisi idrarını hiç yapamamadır, böyle bir durumda yeniden çok kısa sürede ameliyatı tekrarlayıp koyulan "Hamağı" kesmek gerekir, bazı hastalar da ameliyattan sonra idrarını yetiştirememe duygusu ve bazen bu yetiştirememe sonucu idrar kaçırma ile karşılaşırlar. Ameliyattan sonra stres tip idrar kaçırmam bitti ama yetiştirememe ile idrar kaçırıyorum diyen bir hasta
Bu ya ameliyat öncesi cerrahın hastayı yeterli değerlendirememesi sonucu önceden mevcut olan yetiştirememe ile idrar kaçırma (Urge inkontinans diye tanımlanır) yı görememesi ya da ameliyat sırasında koyulan "Hamağın" basıncının iyi ayarlanamamasından kaynaklanır. Deneyimli ürolog ameliyat öncesi yeterli değerlendirmeyle hastanın sadece "stres tip idrar kaçırmamı" (gülme, öksürme, hapşırma) yoksa beraberinde urge inkontinans (yetiştirememe ile idrar kaçırma) da var mı bunu hemen anlar ve tedaviyi ona göre planlar. Ameliyat basit gibi görünse de ameliyatı yapacak cerrahın hastaya önceden jinekolojik muayene yapması ameliyat sırasında "idrar yolunun altına koyacağı Hamak" basıncını doğru ayarlaması için çok önemlidir. Bunlar sağlanırsa ameliyat sonrası problem oluşmaz. Burada doktorun yaptığı operasyonlarda başarı oranını göz önünde bulundurarak araştırılmalıdır. Altına kaçırmak ve sarkmada ilk yapılacak operasyon çok önemlidir. Eğer bu operasyon başarısız olursa sonraki düzeltmeler daha zor ve problemli olacaktır. Uzman doktorların temel amacı idrar kaçırma veya rahim sarkması nedeni ile başvuran hastaların yaşam kalitesini iyileştirmektir. Bunun için hastaların temel şikâyetini belirlemek için dikkatli bir sorgulama yapmak ve buna sebep olan sarkma veya temel problemi anlayıp cerrahi planını yapmak olmalıdır. Aksi yönde yapılan müdahaleler yaşam kalitesini kötüleştirmektedir. Sarkan mesanenin olması gerekli yerde kalmasını sağlamak amacı ile basit, etkili ameliyatlar artık başarı ile uygulanabilmektedir. Altına işeme, kaçırma, sarkma problemlerinde yapılan ameliyatlarda karında herhangi bir ameliyat izi olmadan vajen içerisinde yapılan 2-3 cm lik bir kesi ile idrar kaçırma sorununa çözüm olacak bir destek dokusu yerleştirilmektedir. Sling yani askı ameliyatları adı verilen bir yöntemlerle mesanenin karın içindeki basıncın artması sonrasında aşağıya doğru inmesi ve idrar tutma mekanizmalarının bozulması gibi durumların giderilmesi mümkün olabilmektedir. 20-30 dakikalık bir ameliyat sonrasında hasta hastane yatışı yapılmadan 1-2 saat içinde yürüyerek evine gidebilmekte ve bir gün içinde normal hayatına dönebilmektedir. Aksi bir problem olmadan hastalığına son verilir. Hastanın yaşam kalitesi böylelikle değişir.
İdrar Kaçırma Tanısı Nasıl Konuyor?
İdrar kaçırma şikayeti olan bayanlar doktora başvurduklarında ilk önce yapılması gereken idrar kaçırma tipini anlamaktır. Öksürme, hapşırma ve de koltuktan kalkerken idrar kaçırma gibi belirtiler genelde stres tipi olarak bilinmektedir. Tuvalete yetişememe, sık tuvalete çıkma gidi durumlar ise urge tipi olarak adlandırılır.
Yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda idrar kaçırma problemleri olabilir. Bunun nedeni genel olarak psikolojik problemlerdir. Bu konuyu ebeveynlerin dikkatten kaçırmamaları gerekir.
Kadınlarda İdrar Tutamama Görüldüğünde Nasıl Bir Yol İzlenmelidir?
Normal günlük işler sırasında, ani ve istemsiz olarak idrarın idrar yolundan dışarı çıkışı "idrar kaçırma" olarak tanımlanmaktadır. Bu durum pek çok kadında utançlık ve sıkıntı yaratır. Bazı kadınlarda günlük yaşamı sınırlandıracak kadar şiddetli olarak da kendini gösterebilir. Profesyonel, sosyal ve kişisel aktiviteleri etkileyebilen bu problemden kurtulup eskisi gibi özgür yaşama dönmek için ve hayat kalitesini artırabilmek için farklı çözüm olasılıkları vardır. Bayanların idrar tutamama durumunu hafife almaları doğru değildir.
İdrar kaçırma problemi belirli bir yaştan sonra birçok bayanda görülebilen bir rahatsızlıktır. Fakat bayanlar bu sebepten dolayı doktora gitmeyi pek istemiyorlar. Genelde bu soruna kendilerinde çözüm bulmaya çalışıyorlar. Fakat bu oldukça yanlış bir düşüncedir. Bu düşünceden dolayı bayanların hastalıkları ilerlemektedir. Ve de çözüm yolları azalmaktadır. Erken tanı her zaman önemlidir. Kadınlarda idrar tutamama tedavisi ne kadar erken yapılırsa o kadar iyidir. İdrar kaçırmanızın sebebi ciddi bir rahatsızlık da olabilir. Bu ihtimali göz ardı etmemelisiniz. İdrar kaçırma problemi yaşıyorsanız alanında uzman bir doktora başvurmalı ve de bunun nedenini öğrenmelisiniz. Sonrasında da doktor kontrolünde tedaviye başlamalısınız.
Kadınlarda İdrar Kaçırma Tedavisi
-Stres tipi idrar kaçırmada kesin sonuç; cerrahi operasyonla alınır. Askı işlemleri ya da laparoskopi uygulanır.
-Yetişememeye bağlı idrar kaçırma tipinin tedavisinde yapılması gereken ilk şey; yaşam tarzı değişikliğidir. Zamanlı idrar yapma ve uyarıcı faktörlerden kaçınma; sorunu azaltır.
-Taşma tipinde; mesane kaslarının kasılmasını uyaracak ilaç tedavisi uygulanır. Karışık tipte; davranış değişiklikleri, pelvik taban kası egzersizleri ve ilaç kullanımı yarar sağlar.
-İdrar kaçırmayı önlemeye yönelik egzersizlerde kişi; idrarını tutacakmış gibi kaslarını kasıp gevşetir. Günün her saatinde ve her yerde uygulanabilir.
-İdrar borusu veya çevresindeki problemler de idrar kaçırmaya neden olabiliyor. İdrar borusuyla vajina arasında bağlantı oluşturan fistüller; vajinadan idrar kaçağına neden olabilir. Tanı; vajinaya yerleştirilen temiz bir tamponun, damardan veya mesaneden verilen boya enjeksiyonu sonrası lekelenmesi ile konulabilir. 
İdrar Kaçırma Tipleri Nelerdir?
Stres Tipi İdrar Kaçırma:
Kadınlardaki idrar kaçırmanın en sık görülen nedenidir. Ani hareketlerle örneğin gülerken, öksürürken, hapşırırken, yürürken, egzersiz yaparken vb. istemsiz idrar kaçırma görülüyor.
İki temel nedeni vardır: "Birincisi ve en sık olanı pelvik taban kaslarının zayıflığıdır.  
Bir diğer nedeni mesane boşalmasını kontrol eden kasların yetersizliğidir. Bu kaslar mesane dolarken üretrayı kapalı tutar, idrar zamanı gelince gevşeyerek idrar yapmaya izin verir. Sfinkter denen bu kasların yetmezliği varlığında kaslar görevlerini yapamadıkları için çeşitli hareketler sırasında idrar kaçırılır. Ayrıca idrar yaptıktan sonra damlama da görülür.
Urge Tipi İdrar Kaçırma:
Güçlü bir tuvalete gitme ihtiyacı hissedildiği anda tuvalete yetişemeden idrar kaçırma olayına bu tipte rastlanıyor. Stres idrar kaçırmadan farklı olarak pelvik tabandaki zayıflıktan değil, mesane kaslarının aşırı aktif olmasından kaynaklanıyor.
Miks Tip İdrar Kaçırma:
Stres idrar kaçırma ve urge idrar kaçırmanın bir arada olduğu durumlarda miks idrar kaçırmadan söz ediliyor.
Taşma Tipi İdrar Kaçırma:
Mesanede kapasitenin üzerinde idrar depolandığında idrar yapma zorunluluğu hissetmeden küçük miktarda idrar kaçırma görülüyor. Kişi hiçbir zaman mesanesini tamamen boşaltamadığı hissine kapılıyor. İdrar yaptıktan sonra damlama da görülebiliyor. Diyabet, pelvik yaralanma, geniş pelvik cerrahi, omurilik yaralanmaları, multipleskleroz gibi durumlarda kas tonusunun kaybolması sonucu oluşuyor.

Karma İdrar Tutamama

Şayet, stres tipi idrar tutamama ve sıkışma tipi idrar tutamama gibi birden fazla idrar kaçırma türüne ait bulgular mevcut ise, bu kişide karma idrar tutamama olduğu manasına gelir. Karma idrar kaçırma durumunda, çoğunlukla söz konusu idrar tutamama tiplerinden biri diğerinden daha fazla rahatsızlık verici olabilir.

Fonksiyonel İdrar Tutamama

Birçok yaşlı yetişkin kişide, özellikle bakım evlerindeki hastalarda, sadece fiziksel ya da zihinsel bozukluklar tuvalete zamanında yetişmelerini engellediği için, idrar kaçırma meydana gelebilir. Mesela, ağır artritli hastalar tuvalete gidemediği için idrarını kaçırma durumunu yaşarlar. Alzheimer hastalığına sahip olan kişiler, kendilerini, tuvalete zamanında yetişecek şekilde ayarlayamayabilirler.

Gross Total İdrar Tutamama

Gross total idrar tutamama terimi ise, gece ve gündüz devamlı idrar sızıntısını ya da periyodik olarak büyük oranlarda idrar kaçırmayı ve kontrolsüz idrar sızıntısını ifade etmek adına kullanılır. 
Çocuklarda İdrar Kaçırma
İdrar kaçırma hem çocukları hem de aileleri rahatsız eden bir sorundur. Uzmanlar gece idrar kaçırmalarında eşlik eden nörolojik ya da üriner bir sorun yoksa tedavi için 7 yaşına kadar beklemeyi öneriyor. Ancak her durumda ailelerin  çocuğa sabırla yaklaşması ve asla cezalandırma, suçlama gibi rahatsızlığı daha da komplike hale getirecek davranışlar  sergilememesi gerekiyor.
 İdrar kaçırma yani tıbbi adıyla enüresiz, çocuklarda karşılaşan en önemli üriner sistem sorunlarından biri olarak gösteriliyor. Çocuklarda idrar kaçırma aslında çok çeşitli hastalıkların yol açtığı ortak bir semptom. Ama pratikte gece ve gündüz idrar kaçırma olarak iki gruba ayrılıyor.  Gece ve gündüz olmak üzere iki şekilde görülen idrar kaçırma sorununun farklı şekilde değerlendirilmesi gerekiyor.
Gündüz idrar kaçırma biraz daha karışık ve çok ayrıntılı tetkik ve tedavi gerektiren bir grup hastalık. Bu sorunu yaşayan çocuklarda özellikle 2 yaşından sonra dikkat edilmesi gerekiyor.Çok çeşitli nedenleri olabilen gündüz idrar kaçırma ciddi bir durumun belirtisi olabiliyor.Başta gelen nedenlerinden biri, mesaneye gelen sinir liflerinin mesaneyi yeteri kadar idare etmemesi.Daha ciddi olmakla birlikte üzerinde durulması gerektiren bir başka neden mesanenin fonksiyon bozukluğuna bağlı olarak idrar kaçırmanın yaşanması.
İdrar torbasının kontrolünün olmamasına bağlı gece veya gece gündüz farkında olmadan çocuklarda altına kaçırma hastalığına enürezis denir. Genellikle 5 yaş üstü çocuklar için kullanılan bir terimdir. Çocuklarda idrar torbası kontrolü gündüzleri 2 yaşında geceleri 2,5 yaşında kazanılır. Bazı çocuklarda bu süre bir miktar daha uzayabilir. Genel hatları ile çiş kaçırmadan bahsedip sıklıkla geceleri idrar kaçırmadan bahsedeceğiz.
Tanımlar
Primer enürezis: Çocuğun idrar torbası kontrolünü o zamana kadar sağlayamamış olması
Sekonder enürezis: Çocuğun yaşına kadar en az 6 ay çiş kaçırmadığı dönemin  bulunması
Noktürnal enürezis: Çocuğun sadece geceleri çiş kaçırması
Diürinal enürezis: Çocuğun gece gündüz çiş kaçırması
Çocuklarda sıklıkla gördüğümüz tipi primer noktürnal enürezistir. Yani, bulunduğu yaşa kadar sürekli sadece geceleri çiş kaçırma tipidir. Primer noktürnal enürezisin ( gece çiş kaçırma ) sebebi tam olarak  bilinmemektedir. Farklı varsayımlar öne sürülmüştür.Genel olarak bu prensipler idrar torbasının fazla dolmasına sebep olacak durumlar ve uykuya dayandırılmıştır. Birçok çalışmada uykuda idrar kaçırma derin uyku ile bağlantısı gösterilirken farklı çalışmalarda idrar torbası kapasitesinin azlığı veya gece idrar tutmayı sağlayan vücutta arka hipofizden salgılanan ADH ismi verilen hormon eksikliğine bağlı olduğu gösterilmiştir.
Gündüz idrar kaçırmanın sebebi idrar torbası kaslarının düzensiz çalışmasına bağlıdır. Genellikle çocuklarda oyuna dalma veya herhangi bir şeye çok fazla konsantre olması sonrası tuvalet ihtiyacını önemsememesi sonrası olur. Sekonder enürezis ( sonradan çiş kaçırma ) diğer tip idrar kaçırmalara göre sebebi belli ve tedavisi daha kolay bir hastalıktır. Nadir görülür ve  genellikle psikolojik sebeplere bağlıdır.Anne babasında çiş kaçırma hikayesi olan ailelerin çocuklarında enürezis sıklıkla gözüken bir durumdur dolayısı ile ailesel geçişli bir durum olduğu anlaşılır. Beş yaşındaki çocukların % 20, 7 yaşındaki çocukların %10, 10 yaşındaki çocukların %5’inde primer gece enürezisi mevcut olup erişkinlerin %1’inde devam eder. Primer noktürnal enürezis erkeklerde bayanlara göre iki kat daha sık görülür gündüz idrar kaçırmaları ise bayanlarda daha sıktır. Düşük sosyoekonomik durum eğitim düşüklüğü yakınmaların sıklığını arttıran faktörlerdendir.
Çocuklarda Gece Altına Kaçırma Nedenleri
Gece idrar kaçırma (Enüresiz nokturna) çok daha yaygın olarak gözlenen bu sorun genelde çok fazla inceleme yapmayı gerektirmiyor ve zaman içinde pozitif sonuçlara ulaşabiliyor.
Sorun ya tedaviyle gideriliyor ya da kendiliğinden geçiyor.Bu tip idrar kaçırma biraz sabır gerektiriyor ama ileride kalıcı bir soruna neden olmuyor.
Gece Altına Kaçırma Ne Zaman Sorun Olur?
5 yaşından sonra çocukların yüzde 8'i idrar kaçırabiliyor ve bu durum da normal olarak kabul ediliyor. Çünkü idrar kaçırarak doğuluyor ve zamanla mesane kendini topluyor. Gece altına kaçırma nedenleri genelde ciddi problemlerin habercisi olmuyor.
Bazı çocuklarda bu fonksiyonun yerine gelmesi biraz geç oluyor. Bu süreci yaşla sınırlamak zor olmakla birlikte uzmanlar 5 yaşı sınır yaş olarak kabul ediliyor. Mesanenin kendini toplaması 5 yaşından sonraya kaymışsa bu aşamada enüresiz nokturnadan söz edilebiliyor.
Uzmanlar sadece gece idrar kaçırma yaşayan çocukların tedavisi 7 yaşına kadar beklenebileceğini ancak bu noktada ailelerin sabırlı davranmaları gerektiğini belirterek,'sorun en geç 8 yaşında geçmediyse bu çocukların tedavi edilmeleri gerekiyor. Çünkü bu dönemden sonra hasta üzerinde bir takım psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. 'diye konuşuyor.
Altını Islatan Çocuklarda Ne Gibi Tetkikler Yapılmalı

Kaçırma yakınması ile hekime getirilen çocuklar organik faktörlerin varlığı bakımından incelenmelidir.  Bunun için gündüz altına kaçırma, zor idrar yapma, kabızlık, zor ve acil idrar yapma, çok idrar yapma, kafa travması geçirme, idrarla birlikte kaka kaçırma, horlama ve gece ağızdan nefes alma gibi yakınmaların olup olmadığı soruşturulmalıdır. Elde edilen bilgiler ve genel muayene sonuçlarına göre idrar incelemesinden, mesane filmlerine uzanan bir dizi tetkik yapılmalıdır.  Kaçırma nedenleri iyi bir şekilde araştırılmalıdır.

Altını ıslatan çocukların %97'sinde fiziksel bir neden yoktur. Bu nedenle ayrıntılı bir öykü çoğu zaman fizyolojik altını ıslatmanın olup olmadığı konusunda bilgi verir. Bu noktada altını ıslatan çocukta " küçük mesane" ya da uykudan uyanamama sorunu mu olduğunun aydınlatılması önemlidir.
Bazı hastalıklar ve durumlar çocuklarda altına kaçırma şikayeti ile karşımıza çıkabilir. Bunlar:
-Çocuğunuzda İdrar kaçırma ne zamandan beri olduğu
-İdrar kontrolü oldu mu, olduysa çocuğunuz ne kadar zaman çişini kaçırmadan kuru kaldı
-İşeme şekli ( kendini sıkma, damlatma, ağrılı işeme gibi )
-Kaka kaçırma var mı ? ( kaka kaçırma şikayeti eşlik ediyor ise orta hat hastalıkları olabilir )
-Daha önce geçirilmiş idrar yolu enfeksiyonu hikayesi var mı?
-Davranış ve gelişim problemi varlığı
-İlaç kullanımı varlığı ( bazı ilaçlar fazla idrar çıkışına neden olur )
-Akşamları fazla sıvı alım varlığı
-Stres faktörleri varlığı ( en sık sebep yeni doğan kardeş ve okula gitmedir )
-Ailede enürezis varlığı
-Uyku problemi varlığı önemli faktörlerdir.
Çocuklarda idrar kaçırması’nın neden ileri geldiğine dair bir takım tenkitler yapılır.
-Tam idrar tahlili
-Üriner usg ( pre-post miksiyonel, idrar torbası kapasitesi, anatomik problemler ve
-rezidü varlığı için )
-Kan şekeri
-Kalsiyum düzeyi
-Potasyum düzeyi
-Spinal MRI ( orta hat defekti düşünülüyor ise )
-Ürodinami ( mesane kasılmasını değerlendirme için )
Primer noktürnal enürezis için çocuğunuza güven verin ve destekleyin. Asla cezalandırma yöntemine gitmeyin. Almanız gereken bir takım önlemler ve tedbirler var onları uygulayın. Bunlar: akşamları sıvı alımını azaltmak, gece iki kez tuvalete kaldırmak ve kuru kalktığı sabahlarda onu onurlandıracak kendisine güvenini arttıracak bir jestte bulunmak. Altta yatan idrar kaçırmasına neden olan bir sebep var ise öncelikle bu durumun düzeltilmesi gerekir.Belli bir süre aldığınız önlemlere rağmen, çocuğun kendi tuttuğu skalalarda idrar kaçırma şikâyeti aynı sıklıkta devam ediyor ise medikal tedaviler verilir.
Tedavide Kullanılan Yöntemler
Altını ıslatan çocuklara genel olarak 7-8 yaşına geldiğinde tedavi için girişimlerde bulunulması önerilmektedir. Bu girişimlerin başında çocuğun kendisinin ya da ailesinin gece uyanmasına dönük programlar gelmektedir. Ailenin çocuğu gece uyandırıp tuvalete gitmesini sağlayan program uygulanır. Bu program %90 oranında başarı sağlamıştır.
Çocuklarda İdrar Kaçırma Tedavisinde Uygulanan Alarm Kullanımı Ve İlaç Tedavisi

Alarm cihazları çocuk idrar kaçırmaya başlar başlamaz hareket geçen ve böylece çocuğun uyanıp, mesanesini kontrol etmesi konusunda yardımcı olan araçlardır. Bu tedavi ile çocuklarda %70?84 oranında iyileşme sağlanmaktadır. Altını ıslatma tedavisinde uzun yıllardır çeşitli ilaçlar kullanılmıştır .%90'a varan oranda yineleme riski bulunmaktadır.Alt ıslatma çocukluk çağında sık görülen bir sorundur ve ailelerin yanlış tutumlarının sürdüğü bir konudur. Öncelikle altını ıslatan çocukların konuyla ilgilenen çocuk hekimleri tarafından değerlendirilmesi ve ailenin katılımı ile uzun dönemli bir tedavi yaklaşımının denenmesi gereklidir.

Temel prensipler
-Gece kalkıp tuvalete gitme bir hedef olarak kesinleştirilmeli
-Tuvalete ulaşmak kolaylaştırılmalı
-Çocuğun kuru kalma sorumluluğunu üstüne almasına yardım edilmeli
-Yatmadan önceki 2 saat boyunca fazla sıvı alımından kaçınılmalı
-Kafein içeren içecekler kesinlikle verilmemeli
-Yatağa girmeden tuvalete gidilmeli
-Gece kuru kalması için bez bağlanmamalı (gece kalkma motivasyonunu olumsuz etkilemektedir)
-Sabah temizliğine çocuğun katılımı sağlanmalı
-Çocukların benlik saygıları desteklenmeli
-Ailelere nasıl davranacaklarını anlatan kılavuzlar hazırlanmalı
-Çocukların hangi günler kuru kaldıkları bir kart üzerine işlenmeli
-Çocuklar en az ayda bir kez kontrol edilmelidir.
Gece idrar kaçırma tedavisi için ilaç tedavisi 8 yaşından büyük çocuklar için düşünülmelidir. İdrar kaçırma sorunu olan çocuklarda beslenme ve sıvı alımı düzenlenmelidir. Gün içinde 6-7 kez 250 ml sıvı alımı sağlanmalı, akşamları yatmadan 2 saat önce sıvı alımı kısıtlanmalıdır. Akşam yemeğinden sonra çay, kahve ve gazlı içecekler verilmemelidir. Yatmadan önce gece bez bağlamaktan kaçınılmalı. Geceleri çocuğun altının bağlanmaması çocuk için daha yararlı bir uygulamadır. Çünkü bez bağlama çocuğun gece kalkma ihtiyacını ortadan kaldırır ve tedavi sürecini olumsuz etkiler.
Yetişkinlerde Gece Altını Islatma Nedenleri ve Tedavisi
Altını ıslatma çocuklarda normaldir, ancak yetişkinlerde sadece utandırıcı olmakla kalmayıp, aynı zamanda altında yatan bir tıbbi soruna işaret edebilir. Ulusal Kontinans Birliği (NAFC), yetişkinlerin yaklaşık olarak %2’sinin hayatlarının bir döneminde altını ıslatma yaşadığını bildirmiştir.
Yetişkinlerde Gece Altına Kaçırma Nedenleri
Yetişkinlerde gece altını ıslatma, ADH ya da antidiüretik hormon olarak bilinen hormonu ilgilendiren, hormonal bir dengesizlik neden olabilir. ADH, vücudunuza uykudayken idrar üretiminin azaltılmasını bildirmekle sorumludur. Böylece sizin, bu az miktardaki idrarı gece boyunca birkaç saat tutmanıza olanak sağlar. Eğer vücudunuz yeterince ADH üretemezse, idrar torbanız depolanan yüksek miktardaki idrarı tutamayacak ve altınızı ıslatmanızla sonuçlanacaktır. Eğer yetişkinlik esnasında altını ıslatma başlarsa, bir doktor tarafından muayene edilmeniz önemlidir. Yetişkinlerde altına kaçırma yaygın değildir ve obstrüktif uyku apnesi, sinir hastalıkları, prostat genişlemesi hatta prostat ya da idrar torbası kanseri gibi bir takım nedenlerden kaynaklanabilir. Yetişkinlerde altını ıslatmanın diğer nedenleri aşağıda özetlenmiştir.
Şeker Hastalığı:Yetişkinlerde altını kaçırmanın asıl nedeni olabilir. Bu hastalığa sahip insanlar şekeri normal olarak işleyemediğinden, aşırı miktarda idrar üretilebilir ve bu da yetişkinlerde altını ıslatmaya yol açabilir.
Diyüretik (İdrar Sökücü) İlaçlar:Yüksek tansiyon gibi bazı kalp rahatsızlıklarının tedavisinde reçete edilir. Bunlar ayrıca daha fazla idrarın üretimi ile idrar torbasında depolanmasına neden olurlar ve gece alındıklarında altını ıslatmaya neden olabilirler. Bunun yerine, bu ilaçları gündüz almaları uzmanlar tarafından önerilir.
Alkol ve Kahve Tüketimi:Alkol ve kahve de fazladan idrar üretimine neden olur. Bu yüzden uyumadan önceki 3 saatten daha erken tüketilmelidirler.
Uyku İlaçları:Uyku ilaçları alıyorsanız, idrar yapmanız gereken zamanda uyanamayabilirsiniz ki bu da yetişkinlerde idrar kaçırma problemine neden olur. İlacınızın dozajı ve bu ilacı kullanıp kullanmamanız gerektiği konusunda doktorunuzla konuşun.
İdrar Yolu Enfeksiyonu:İdrar yolu enfeksiyonu (İYE) gibi idrar torbası sorunları yetişkinlerde gece altını ıslatmaya neden olabilir.
Kaygı ve Stres:Endişe ve stres de ayrıca altını ıslatmaya neden olabilir, stresli bir durumun üstesinden geldikten sonra bile devam edebilir.
Genetik:Ayrıca yetişkinlerde gece altını ıslatmanın aileden geldiğinin kanıtları da vardır.
Yetişkinlerde Gece Altını Islatma Tedavisi
Bir yetişkin olarak altını ıslatmayı konuşmak utanç verici hissettirse de, doktorunuz ya da bir kontinans danışmanı ile görüşmeniz önemlidir. Görüşmeniz sırasında tıbbi uzman, mesane rutininiz hakkında soru soracaktır. Bu yüzden görüşmenizden birkaç gün önce idrar alışkanlığınızın kaydını tutmak isteyebilirsiniz. Ne kadar sıvı tükettiğinizin, ne sıklıkta idrara çıktığınızın ve altınızı ıslatmanın ne sıklıkta meydana geldiğinin kaydını tutmayı deneyin.Doktorunuzun, idrar yolu enfeksiyonunu test etmek için idrar örneğine ihtiyacı olabilir. İdrar torbası (ürodinamik) testi gibi farklı testler de istenebilir.
Kendi Kendinize Ne Yapabilirsiniz?
Çişini tutamama bir yetişkin için rahatsız edici olabilir, ancak aşağıda özetlenen, yaşam tarzınızla alakalı yapabileceğiniz bir takım değişiklikler altınızı ıslatmayı durdurmanızda yardımcı olabilir.
Sıvı tüketiminizi kontrol edin: Altını ıslatmayı kontrol etmeye çalışırken odaklanılması gereken en önemli nokta, tüketilen sıvı miktarına bir sınır belirlemektir. Yatmadan önceki son birkaç saatte sıvı tüketimini azaltın ya da sıvı tüketmekten kaçının. Bunun yerine, sıvıları akşam yemeğinden önce ya da akşam yemeğinde tüketin. Böylece, vücudunuz ihtiyacı olan sıvıyı almış olacak ve idrar torbanız uyumadan önce çok fazla sıvı tutmayacaktır.
Alkol ve kafeinden Kaçının:Alkol ve kafein idrar torbanızı tahriş ederek daha sık idrara çıkmanıza neden olacağından, akşam saatlerinde bu içecek türlerini tüketmekten kaçının. Bazı insanlar, karbonatlı içeceklerin idrar torbasında tahrişe neden olduğu ve idrar sıklığını arttırdığı sonucuna varmıştır.Hali hazırda gece altına kaçırma gibi probleminiz varsa eğer, alkollü içecekler tüketmeniz durumu daha da kötü daha getirebilir. Bu vücuttaki alkolün ya da artan sıvı miktarının etkisinden kaynaklanabilir. Eğer alkollü içecekler tüketmeyi tercih ederseniz, alkol miktarı daha az olanları deneyin.İdrar torbanızı boşaltmanızı hatırlatacak bir idrar çıkarma çizelgesi yapmak iyi bir fikir olabilir, örneğin, her 1-2 saat gibi. Aynı zamanda, altını ıslatma ihtimalini azaltmak için yatağa gitmeden hemen önce idrara çıktığınızdan emin olun. Yatak takımı ve döşeğinizi korumak için, bunları su geçirmez bir bez ile kaplamayı deneyin. Bunlar naylon kullanmaktan çok daha rahattır. Emici olduğundan ve sizi rahatsız edebileceğinden, naylon materyalden yapılmış yatak kıyafetlerinden kaçının. Ayrıca, pamuktan yapılmış, kolayca yıkanan ve emici, gece idrar kaçırma halinde sizi konforlu tutacak, kaplamalı yatak çarşafları da kullanılabilir. Eğer evinizden uzaktaysanız, tek kullanımlık hasta bezi ya da çarşafı deneyebilirsiniz. Ayrıca bunlar, bazı otellerde mevcuttur. Doktorunuz veya hemşireniz ile almanız gereken tedbirleri konuşarak hangi tedbirlerin size daha faydalı olacağı konusunda bilgi alabilirsiniz. Genellikle bu tedbirler sırayla denenir ve hangi tedbirin sizin için daha uygun olduğu saptanabilir. Günlük diyetinizin idrar kaçırmanız üzerinde etkisi olabilir. Ne zaman, neyi, ne kadar içtiğinize veya yediğinize bakarak idrar kaçırmanızı etkileyen yiyecek ve içecekleri kendiniz saptayabilirsiniz. Diyetteki değişiklikler idrar kaçırma sorununu bir parça düzeltebilir. Gün boyunca çok az veya çok fazla sıvı tüketmek idrar kaçırmanızı etkileyebilir.
Prostatit Nasıl Teşhis Edilir?
Prostatinin farklı çeşitleri için farklı tedaviler uygulanacağı için doğru teşhis çok önemlidir. Benzer hastalıklar olan üretrit, sistit, prostat büyümesi ya da prostat kanseri ilk ayırt edilmesi gereken durumlardır. Bu durumların tedavileri farklı olduğundan teşhis doğru şekilde konulmalıdır. Prostat sebepleri iyice araştırılmalıdır.
Teşhisi doğru koyabilmek için birçok yöntem kullanılmaktadır. Prostatit teşhisinde en önemli basamak digital rektal examination (parmakla rektal muayene) ya da rektal tuşe adı verilen yöntemdir. Basit bir muayene yöntemidir. Doktor hastanın makatından kayganlaştırıcı madde sürerek işaret parmağı ile prostatı muayene eder. Bu muayenede prostatın büyüklüğü, içerisinde iltihap olup olmadığı, tümör içerip içermediği anlaşılır. Prostat içerisindeki şişkin ya da sert bölgeler farklı anlamlar içermektedir. Prostat sebepleri bu şekilde iyice araştırılır.
Normal bir insanda prostat muayenesi sırasında rahatsızlık olmaz iken prostatit olan hastalarda ciddi rahatsızlıklar meydana gelir. Hastada muayene sırasında rahatsızlık, ağrı bazen üretradan akıntı meydana gelir. Bu muayene sırasında oluşan ağrı kısa sürelidir ve birçok hastada sonrasında belirgin bir rahatlama oluşturur. Fizik muayene sırasında prostat üzerinde şüpheli bir doku tespit edildiğinde prostat biyopsisi gerekli olabilir. Hastadan PSA testi istenerek prostat kanseri araştırılır. Bazen prostatitin akut alevli dönemlerinde özellikle bakteriyel prostatit de PSA testi, vücutta kanser olmadığı hâlde kanser çıkabilmektedir.
KAYNAK/http://www.karatashastanesi.com.tr/

Hiç yorum yok: