30 Kasım 2016 Çarşamba

En Güçlü Doğal Antibiyotik





MALZEMELER

3 su bardağı elma sirkesi ¼ bardak kıyılmış sarımsak ¼ su bardağı doğranmış soğan 2 taze biber ¼ su bardağı rendelenmiş zencefil
2 çay kaşığı rendelenmiş yaban turpu
2 çay kaşığı zerdeçal
3 çay kaşığı bal

YAPILIŞI;

Tüm malzemeleri, elma sirkesi haricindeki bir kapta karıştırın. Malzemeler karıştıktan sonra, onları bir kavanoza koyun, sonra sirke ekleyin, kavanozu kapatın ve kavanozu sallayarak iyice karıştırın. Kavanozu serin ve karanlık bir yerde 14 gün bekletin, sonra ağzını gazlı bezle sıkı kapatın. 1 çay kaşığı her gün alın, bu doz sizi enfeksiyonlardan ve bakterilerden korumak için yeterlidir. Güçlü bir tadı vardır, enfeksiyonları yenmek için mükemmel bir şeydir.

29 Kasım 2016 Salı

Konya'da 18 kişinin öldüğü çöken yurt davası 8 yıldır bitmedi

Konya'da 18 kişinin öldüğü çöken yurt davası 8 yıldır bitmedi

Hasan DÖNMEZ/KONYA, (DHA) - KONYA'nın Taşkent İlçesi'nde 2008 yılında, ruhsatsız 3 katlı Kız Kuran Kursu binasında gaz sıkışmasından kaynaklanan patlamada 17 öğrenci ile 1 eğitmenin ölümü, 29 kişinin de yaralanmasıyla ilgili dava 8 yıldır sürüyor.
O dönem belde olan Balcılar Mahallesi'nde Balcılar Kasabası Okul ve Kurs Talebelerine Yardım Derneği’ne ait Özel Boğaziçi Öğrenci Yurdu’nda, 1 Ağustos 2008 günü saat 04.15’te LPG tankından sızan gaz, sabah namazı için kalkan bir öğrencinin elektrik düğmesine basması sonucu patladı. Patlamanın şiddetiyle 3 katlı yurt binası yıkıldı. Olayda, 1 eğitmen ve 17 yatılı öğrenci öldü, 29 öğrenci de yaralandı.
KISA TUTUKLULUKTAN SONRA SERBEST BIRAKILDILAR�
Olayın ardından Yurt Müdürü Hüseyin Çömlek, dernek ve yurt temsilcileri Mehmet Semerci ve Mehmet Göktaş jandarma tarafından gözaltına alındı. Mehmet Göktaş, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Hüseyin Çömlek ve Mehmet Semerci de kısa bir süre tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye oldu.�
DAVA 8 YILDIR SÜRÜYOR�
Konya 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde  2’si kadın eğitmen, 6’sı dernek ve yurt sorumlusu, 3’ü de LPG tankını kuran ve gaz dolumu yapan şirket sorumluları olmak üzere toplam 11 tutuksuz sanığın 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermek' suçundan yargılandığı dava 8 yıldır sürüyor.
En son geçen 25 Ekim günü yapılan 26'ncı celsesinde, sanık olarak yargılanan LPG şirketinin montaja uygunluk onayını veren yetkilisi İzzet Yanık’ın, firma yetkilisi Abdullah Bostancı’ya Ankara 4’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açtığı tazminat davası nedeniyle, dosyaların tamamı Ankara’da olduğu için görülmeden 14 şubat tarihine ertelenmişti.
SAVCISI MÜTALAASINDA, 4 KİŞİYİ KUSURLU BULDU�
Cumhuriyet Savcısı bir önceki duruşmadaki mütalaasında, olay tarihinde gerekli eğitim aldığı halde patlamanın önlenmesi için vananın kapatılması, havalandırmanın açık tutulması gibi güvenlik önlemlerini almayan yurt müdürü Hüseyin Çömlek’i, tesisatı yaptıran LPG şirketinin montaja uygunluk onayını veren yetkilisi İzzet Yanık ile teknik destek sorumlusu İbrahim Yılmaz’ın eksiklerin giderilmesi için gereken önlemleri almadıkları için kusurlu bulmuştu.
Ayrıca montajı LPG şirketi adına yapan firmanın yetkilisi Abdullah Bostancı’nın montaj sözleşmesinde belirtmesine rağmen montajı mevzuata uygun yapmayarak servis sözleşmesi gereği tesisatın periyodik bakımını yaparken eksiklerin giderilmesini sağlamadığından kusurlu olduğunun anlaşıldığı ifade edilmişti.
Cumhuriyet Savcısı mütalaasının devamında, sanıklar Hüseyin Çömlek, İzzet Yanık, Abdullah Bostancı ve İbrahim Yılmaz’ın 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden' olma suçunu işledikleri anlaşıldığını ve Türk Ceza Kanunu'nun 85/2 maddesi gereğinde 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak' suçundan 3 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istemişti. Savcı, diğer 7 sanık hakkında ise bilirkişi raporuna göre olayda kusurlu olmadıklarının anlaşıldığını belirtip, beraatlarını talep etmişti.�
7 BİLİRKİŞİ RAPORU
Olayda hayatını kaybeden 3 öğrenci ile yaralı kurtulan 2 çocuğun avukatlığını yapan Çocuk Hakları Koruma Derneği Başkanı Hakkı Ünalmış, davanın 8 yıldır sürdüğünü, bugüne kadar 7 bilirkişi raporu hazırlandığını ve her birinde de sanıkların kusurlarının farklı ele alındığını belirtti.  Ünalmış, şunları söyledi:
"Birinci bilirkişi raporunda sanıkların neredeyse tamamı birinci dereceden asli kusurlu olarak belirtildi. Ancak daha sonraki bilirkişi raporlarında asli kusurlu sayısı giderek azaldı. Son 7'nci bilirkişi raporunda ise sadece yurt müdürünün asli kusurlu, sanıklardan bazılarının tali kusurlu, bazıları da kusursuz olduğu belirtildi. Sorumlu kişilerin sorumluluk durumları her raporda değişikliğe uğrayamaz, uğramamalı.
Kaynak;  http://www.hurriyet.com.tr/index/ogrenci-yurdu

YÜREĞİMİZ YANDI

  • Adanada kız öğrenci yurdundaki yangından ilk kareler...
  • Adanada kız öğrenci yurdundaki yangından ilk kareler...
  • Adanada kız öğrenci yurdundaki yangından ilk kareler...
  • Adanada kız öğrenci yurdundaki yangından ilk kareler...

ADANA’nın Aladağ İlçesi’nde dün akşam ortaöğretim öğrencilerinin kaldığı kız öğrenci yurdunda çıkan yangında 11 öğrenci ile 1 eğitmen yaşamını yitirdi, 22 öğrenci yaralandı. Hayatını kaybeden öğrencilerin cenazeleri birbirlerine sarılı halde bulundu. Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, "Yangın merdivenin kapısı içeriden kilitliymiş. Çocuklar çıkmayı başaramamış" dedi, anahtarların hayatını kaybeden eğitmende olduğunu söyledi.

SON DAKİKA: Adana’nın Aladağ ilçesinde bulunan 'Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta Öğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda dün akşam 19.30 sıralarında yangın çıktı. Alevler kısa sürede içi ahşap, zemini halı kaplı iki katlı binayı sardı. Yangına itfaiyeyle birlikte orman koruma ekipleri de müdahale etti. Pencereden atlayan ve dumandan etkilenen 22 öğrenci hastanelere kaldırıldı. Üç saatlik mücadelenin ardından yangın söndürüldüğünde içeri giren itfaiyeciler 11 öğrenci ve 1 eğitmenin cesedini buldu. 34 ortaöğretim öğrencisinin kaldığı yurtta, alt kattaki öğrencilerin kurtulduğu, üst katlara çıkanların hayatını kaybettiği anlaşıldı. Yangının trafodaki elektrik kontağından çıktığı değerlendiriliyor.
8 ÖĞRENCİ ÇATIDA, 3 ÖĞRENCİ VE EĞİTMEN 2. KATTA BULUNDU
8 öğrenci kaçtıkları çatıda, 3 öğrenci ve eğitmen de 2. katta hayatını kaybetti. AdanaValisi Mahmut Demirtaş yangının elektrik kontağından çıkmış olabileceğini söyledi. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü ise olay sırasında yangın merdivenin kilitli olduğunu belirtti. Facianın duyulmasının ardından 4 bakan Aladağ’a gitti. CHP de heyet gönderdi.
Son dakika haberi: Adanada öğrenci yurdunda facia: 12 ölü..
PENCEREDEN ATLADILAR
Adana’nın Aladağ ilçesi Sinanpaşa Mahallesi’nde bulunan Süleymancılar'a ait olduğu iddia edilen Aladağ Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta Öğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda yangın çıktı. İçeride bulunan öğrencilerden bazıları paniğe kapılarak birinci ve ikinci kat pencerelerinden atlayarak canlarını kurtarmaya çalıştı. Bazı öğrenciler de üst katlara kaçarak çatı katına sığındı. Aladağ ve Adana Büyükşehir Belediyesi ile Aladağ Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri yangına müdahale etti. Pencerelerden atlama sonucu vücudunda kırıklar oluşanlar ile dumandan etkilenen öğrenciler, sağlık ekiplerinin ilk müdahalelerini yapmasından sonra hastanelere kaldırıldı.
Bir ambulansta 9 cansız bedenBir ambulansta 9 cansız beden
ÜÇ SAATTE SÖNDÜRÜLEBİLDİ
İtfaiyenin çabaları sonucu yangın 3 saat sonra kontrol altına alındı. Binaya giren itfaiye erleri, 8 öğrencinin cesedini çatı katında, eğitmen ve 3 öğrencinin cesedini de ikinci katta buldu. Cesetler otopsi için adli tıp kurumuna götürüldü. 9 cesedin 1 ambulansla götürülmesi dikkat çekti.
Adanada öğrenci yurdundaki yangına yayın yasağıAdana'da öğrenci yurdundaki yangına yayın yasağı
ÇATI YANINCA ÇÖKTÜ
Aladağ İlçesi Belediye Başkanı Mustafa Alpgedik, yangının zemin katta çıktığını, kısa sürede alevlerin yükseldiğini, 3'üncü kat ahşap olduğu için yangının büyüdüğünü söyledi. Ahşap katın yanması ile çatının da tamamen çöktüğü belirtildi.Yangının kontrole alınmasının ardından girilen yurt binasında önce 5, daha sonra da 7 yanmış cesede ulaşıldı. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, itfaiyenin birkaç dakikada müdahale ettiğini, ancak ormanlık bir bölgede bulunan binada bolca ahşap kullanıldığını, yangının bu nedenle kısa sürede büyümüş olabileceğini belirtti.
Yetkililer, yaralılar arasında hayati tehlikesi bulunan öğrenci olmadığını bildirdi.
Başbakan Yardımcısı Kaynak: İlk verilen bilgiler, bu yangının trafodaki elektrik kontağından çıktığı...Başbakan Yardımcısı Kaynak: İlk verilen bilgiler, bu yangının trafodaki elektrik kontağından çıktığı...
DUVAR AHŞAP, YER HALI KAPLI
Adana İtfaiye Daire Başkanı Fatih Durukan, ilk belirlemelere göre yangının elektrik kontağından çıktığını söyledi. Binanın içinin ahşap kaplama, yerlerin de halıyla kaplı olması nedeniyle yangının kısa sürede büyüyüp üst katları sardığı ifade edildi. 
Son dakika haberi: Adanada öğrenci yurdunda facia: 12 ölü..
‘YANGIN MERDİVENİNİ AÇAMADILAR’
Yurdun 54 öğrenci kapasiteli olduğunu yangın sırasında 34 öğrenci bulunduğu bildirildi. Bu arada ilçenin tamamından görülen yangın nedeniyle olay yerine akın eden ailelerden çocuklarına ulaşamayanlar gözyaşlarına boğuldu.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, yangın merdivenini içeriden kilitli olduğu için açamadıklarını söyledi.
18 bin nüfuslu ilçeye takviye çevik kuvvet ekipleri sevk edildi. Güvenlik önlemi alalan ekipler bölgeye kimseyi yaklaştırmadı.

Kaynak; http://www.hurriyet.com.tr/index/ogrenci-yurdu

TAHİNLİ CEVİZLİ ÇÖREK




Malzemeler;

Hamur için;
*250 gr tereyağı - oda sıcaklığında -( margarinle daha gevrek oluyor, tercih sizin )
*1/2 (yarım) su bardağı sıvıyağ
*1 su bardağı yoğurt
*4 çorba kaşığı pudra şekeri
*1 paket kabartma tozu
*3 su bardağı un

İç malzemesi;
*Yaklaşık 1 su bardağı kadar tahin
*1 su bardağı kadar dövülmüş ceviz
*Yeteri kadar toz şeker
Üst malzemesi;
Yumurta sarısı ve susam
Hazırlanışı;
1.Hamur malzemelerinin tümünü güzelce yoğurun ve üstünü sararak yarım saat dinlendirin.
2.Dinlendirdiğiniz hamuru dört eşit parçaya bölün.
3.Hamurlardan her birini oval şekilde uzunlamasına merdane yardımı ile açın. ( Oval pide hamuru gibi )
4.Hamurların her birine kaşık yardımı ile önce tahin yayın, tahinin üstüne ceviz serpin ve cevizin üstüne toz şeker serpin.
5.Hamurun uzun kenarını içe doğru katlayın, diğer uzun kenarınıda katladığınız kısmın üstüne kapatın.hamurun şekli, yassı rulo şeklinde olacak. Uç kısımlarını kapattıktan sonra ruloyu ikişer parmak kalınlığında kesin.
6.kestiğiniz parçaların üstüne yumurta sarısı sürüp, susam serpin.
7.Hazırladığınız  çörekleri önceden 180 derecede ısıtılmış fırında üstleri kızarıncaya kadar pişirin. 
Afiyet olsun.

Kolay Çikolata soslu ve Pudingli Kek



MALZEMELER:
  • 3 tane yumurta
  • 1/5 su bardağı şeker
  • 1,5 su bardağı süt
  • 1 su bardağından biraz noksan sıvıyağ
  • 2 su bardağı un
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket  vanilyalı  puding + 3 su bardağı süt
   Üzeri için;
  • çikolata sosu
YAPILIŞI:
  1. Yumurta ve şekeri mikserde 7-8 dakika çırpın.
  2. Unu,  kabartma tozunu ve vanilyayı bir kapta karıştırın, bir kenara bırakın.
  3. Yumurtalı karışıma sütü ve sıvıyağı ekleyin, mikserde 1-2 dakika çırpın.
  4. Kuru malzemeyi ekleyip tekrar 1-2 dakika çırpın.
  5. Kek harcını yağladığınız tepsiye dökün ve 175 dereceli önceden ısınmış fırında pişirin.
  6. Fırından alın ve ilk sıcaklığı çıkınca (25 dakika sonra) ikiye bölün.
  7. 1 paket pudingi 3 bardak sütle pişirin, mikserde 3-4 dakika çırpın ve kekin arasına  sürün.
  8. Üzerine hazırladığınız çikolata sosunu dökün, buzdolabında dinlendirin. servis yapın. 
  9. AFİYET oLSUN

Labne Soslu Elmalı Kek






Malzeme Listesi

  • 4 adet elma
  • 2 su bardağı şeker
  • 1/2 su bardağı sıvıyağ
  • 2 adet yumurta
  • 2 su bardağı un
  • 2 çay kaşığı kabartma tozu
  • 1/2 çay kaşığı karbonat
  • 1 paket vanilya
  • 1/2 su bardağı süt
  • 1 su bardağı iri dövülmüş ceviz
  • 2 çay kaşığı tarçın
  • 1 fiske tuz
  • 250 ml eritilmiş tereyağı
  • 500 ml labne peyniri
  • 1 su bardağı esmer şeker

Hazırlanışı

Adım 1

Öncelikle tüm malzemeleri ölçülü şekilde bir kenara hazırlayın. Daha sonra elmaları soyun ve küp küp iri parçalar halinde doğrayın.

Adım 2

Büyükce bir karıştırma kabına doğranmış elmaları, şekeri, sıvıyağı, sütü, yumurtayı koyun ve bir el çırpıcısıyla hızlı hızlı çırpın (Bu tarifte mikser kullanmayın ki elmalar diri kalsın)

Adım 3

Karışıma unu, kabartma tozunu, karbonatı, vanilya ve tarçını da dökerek karıştırmaya devam edin. Tuz ve iri dövülmüş cevizleri de ekledikten sonra bir kez elmalar ezilmeden karıştırın.

Adım 4

Karışımı kek kalıbına ya da herhangi bir pişirme kabına dökün. Önceden ısıtılmış fırında 180 derecede 40 dakika pişirin ve kürdanla kontrol edin. Gerekirse 5-10 dakika daha pişirmeye devam edin.

Adım 5

Kek fırında pişerken üst sosu hazırlayın. 500 ml labne peynirini, 250 ml eritilmiş tereyağını ve esmer şekeri bir kapta hızlıca çırpın (Pişmeyen bir sos olduğu için hemen hazır hale gelecektir)

Adım 6

Pişen kekiniz oda sıcaklığına geldiğinde sosu üzerine dökün ve buzdolabına alın. Yaklaşık 30-40 dakika buzdolabında bekleyen bu müthiş kokulu kek üzerine serpiştirilen  ceviz parçacıkları ile servise hazır olacaktır. 
AFİYET OLSUN.

KOLAY KÜNEFE









  • Malzeme Listesi
  • 100 gr kadayıf
  • 50 gr kaşar
  • 50 gr tereyağ
  • 1 su bardağı su
  • 2/1 su bardağı şeker

Hazırlanışı

Adım 1

Kadayıfları bıçakla iyice kesin.

Adım 2

Kestiğiniz kadayıfları bir kasenin içine alın ve terayağ ekleyin. Yağı iyice kadayıflara yedirin.

Adım 3

Pişireceğiniz tabağı tereyağ ile iyice yağlayın.

Adım 4

Yağlanmış kabın üzerine kadayıfların bir kısmını yayın ve kaşar peynirleri ekleyerek kalan kadayıfla üzerlerini kapatın.

Adım 5

200 derecelik fırında 10 dakika üzerleri kızarana ve kaşarları eriyene kadar pişirin.

Adım 6

Şerbeti için bir tencerede su ve şekeri kaynatın.

Adım 7

Fırından çıkardığımız künefemize ılık şerbetimizi de ekleyerek afiyetle yiyebiliriz.

Pratik Ev Yapımı Fındıklı Lokum

                                                                                                        

  • Malzeme Listesi
  • 2 su bardağı süt
  • 6 yemek kaşığı irmik
  • 6 yemek kaşığı şeker
  • 1 paket krem şanti
  • göz kararı hindistan cevizi
  • göz kararı fındık

Hazırlanışı

Adım 1

Süt, şeker ve irmiği pişirin.

Adım 2

Ilıyınca 1 paket Krem Şantiyi ekleyip karıştırın.

Adım 3

Karışımınızı soğuması ve biraz katılaşması için buzdolabında 10 dakika kadar bekletin.

Adım 4

İrmik karışımını ellerinizle yuvarlayın ve Hindistan cevizine bulayın.

Adım 5

Ortasına fındık batırın. Lokumunuz hazır
Afiyet olsun.

YORGUNLUĞA KARŞI BALLI BOMBA KÜR




Kürümüz sadece organik bal ve Himalaya tuzundan oluşmakta. Her akşam yatmadan önce bir yemek kaşığı almanız yeterli. Himalaya tuzu doğal ve işlenmemiş haliyle 84 önemli mineral içerir ve bunların hepsi vücudumuza yararlı. Toksin üretmeden emilebilen bu maddeler, melatonin ve seratonin seviyesi ile kan basıncını düzenler.
Hazırlanışı ise oldukça basit:
-1 çay kaşığı pembe Himalaya tuzu
-5 çay kaşığı organik bal
Bu ikisini karıştırıp yatmadan önce bir yemek kaşığı ister doğrudan ister su ile tüketin. Rahat uyuyup enerjiyle dolu uyanmanın keyfini çıkartın.

Limonlu Ekşi Kek





Malzeme Listesi
2 su bardağı un
1/4 su bardağı mısır nişastası
3/4 çay kaşığı kabartma tozu
1/2 çay kaşığı tuz
1,5 su bardağı toz şeker
1 yemek kaşığı limon kabuğu rendesi
1/3 su bardağı tereyağı (oda sıcaklığında)
4 adet büyük boy yumurta
1 çay kaşığı vanilin
1/2 su bardağı süt
120 gr krema
2 yemek kaşığı taze limon suyu
...
Üzerindeki Krema İçin;
...
390 gr pudra şekeri
1/3 su bardağı taze limon suyu
Hazırlanışı
Adım 1

Fırını önceden 180 dereceye ayarlayın. Kullanacağınız fırın tepsisini yağlayıp unlayarak bir kenara koyun.

Adım 2

Un karışımı: Bir kasede un, mısır nişantası, kabartma tozları ve tuzu 20 saniye kadar karıştırığ kenara ayırın.

Adım 3

Yağ karışımı: Başka temiz bir kasede, bir el mikseri ile şeker ve limon kabuğu rendesini 30 saniye boyunca, kokusu iyice çıkana ve sarımsı bir renk alana kadar çırpın. Tereyağını da ekleyip kabarana ve rengi solana kadar orta hızda karıştırın. Yumurtaları teker teker ekleyerek karıştırmaya devam edin ve vanilya özünü ekleyin.

Adım 4

Ekşi karışım: Farklı küçük bir kasede ekşi süt, ekşi krema ve 2 yemek kaşığı limon suyunu karıştırın.

Adım 5

Un karışımının 1/3'ünü yağ karışımına ekleyin ve homojenize olana kadar düşük hızda çırpın ve daha sonra ekşi karışımın yarısını ekleyip iyice karışana kadar çırpın. Bu adımları tüm karışımlar bitene kadar tekrar edin. En başta hazırladığınız tepsiye karışımı dökün.

Adım 6

22-25 dakika kadar pişirin. Piştiğini anlamak için bir kürdanı kekin ortasına batırıp çıkarın; eğer kürdanda hiç kek parçası kalmamışsa fırından alın. Soğumaya bırakın.

Adım 7

ÜSTÜNDEKİ KREMA VE SÜSLEMELER: Bir kasede pudra şekeri ve limon suyunu iyice karıştırın. Karışımı tamamen soğumuş olan kekin üzerine dökün. 20 dakika kadar soğumaya bırakın. Meyveler ve nane yapraklarıyla süsleyin.

Püf Noktası
Ekşi kremayı 1-2 gün önceden hazırlamalısınız. Kek tarifinde kullanacağınız ekşi süte ek olarak daha az miktarda bir ekşi süt hazırlayıp, ekşi krema karışımında bunu kullanın.

Çikolatalı Kek


  • MALZEMELER;
  • 285 gr un
  • 410 gr toz şeker
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu
  • 3/4 çay kaşığı tuz
  • 226 gr tereyağı
  • 48 gr kakao tozu
  • 1 fincan sıcak su
  • 1/2 fincan kremasız, ekşi süt (yarım bardak sütten 1,5 ay kaşığı eksiltip bunun yerine 1,5 çağ kaşığı beyaz sirke veya limon suyu ekleyerek elde edebilirsiniz)
  • 2 adet büyük boy yumurta
  • 2 çay kaşığı vanilya
  • ...
  • ÇİKOLATA SOSU İÇİN;
  • 112 gr tereyağı (küplere bölünmüş)
  • 33 gr kakao
  • 1/8 çay kaşığı tuz
  • 6 yemek kaşığı süt
  • 1,5 çay kaşığı vanilya
  • 430 gr pudra şekeri
  • göz kararı kahverengi süsleme şekeri (isteğe bağlı)
  • göz kararı çikolatalı krema (isteğe bağlı)


YAPILIŞI

Adım 1

Fırını önceden 180 dereceye kadar ısıtın.

Adım 2

Bir fırın tepsisini pişirme kağıtları ile kaplayın ve hafifçe, eşit bir şekilde kakao tozunu serpiştirin. Tepsiyi bir kenara ayırın.

Adım 3

Bir kasede un, şeker, kabartma tozu ve tuzu 20 saniye karıştırıp bir kenara ayırın.

Adım 4

Geniş bir mikrodalga kasesine tereyağı koyun ve eriyene kadar mikrodalgada ısıtın. Kakao tozu ve su ile karıştırın. Bir önceki adımda hazırladığınız un karışımını ekleyin ve mikser ile iyice homojenize olana kadar karıştırın. Ekşi süt, yumurta ve vanilyayı ekleyerek düşük hızda 45 saniye kadar karıştırın. Karışımı ilk adımda hazırladığınız tepsiye döküp bir spatula yardımı ile düzleştirin. Önceden ısıtılmış fırında 23 - 26 dakika arası pişirin. Tam olarak piştiğini anlamak için kekin ortasına bir kürdan saplayın, üzerine kek parçaları yapışmıyorsa fırından alabilirsiniz. Soğumaya bırakın.

Adım 5

ÜZERİNDEKİ SOS İÇİN: tereyağı, kakao tozu, tuz ve sütü orta büyüklükte bir tencerede sürekli karıştırarak orta ateşte ısıtın. Tereyağı eriyip karışım homojenize olduğunda ateşten alın. Vanilya ve pudra şekeri ekleyin ve karıştırın. Karışım hazır olduktan hemen sonra hala sıcak olan kekin üzerine dökün, süsleme şekeri kullanacaksanız sos tamamen donmadan ekleyin. Bir kenarda soğumaya bırakın. Çikolatalı krema ve çilek kullanacaksanız bunları servis ederken üzerine veya yanına koyabilirsiniz.

Çocuğa ders çalıştırma yöntemleri



“Ders çalışma sorunu, hem öğretmenlerin hem de anne-babaların en fazla şikayet ettikleri konulardan biri. Yetişkinlerin bakış açısına göre, çocuklara her türlü imkan ve fırsat sağlanmasına rağmen büyük bir sorumsuzluk göstererek ders çalışmıyorlar. Öğretmenler, anne babalar, ellerinden geleni yapmalarına rağmen istedikleri sonucu alamayınca da zaman zaman aşırı kaygılanıp öfkeleniyorlar. Duygularını yönetemedikçe de çocuklarının ders çalışma sorunu içinden çıkılamaz bir hal alıyor”

 Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Oktay Aydın’ın bu sözleri aslında binlerce velinin hislerine tercüman oluyor. Ders çalışmamak bir suç değil beynin tercihi! Ders çalışmama gerçekten de birçok öğrencinin sorunu. Çocuklar her türlü imkana göre neden çalışmıyor?
“Beyin ve öğrenme ilişkileri”, “Zeka ve zekanın geliştirilmesi”, “Üstün zekalı çocukların eğitimi” konularında ihtisas yapan Oktay Aydın işte bu noktada veli ve öğretmenlerin bilmesi gereken bilimsel gerçeklere dikkat çekiyor:
“Çocukların ders çalışmamaları sanıldığı kadar basit bir sorun değil. Ders çalışmamanın çocuğa göre farklılaşan nedenleri olmakla birlikte bazı ortak nedenlerden söz edilebilir. Bu sorun sadece çocuklarımızın değil aslında öğrencilik sürecini geçirmiş tüm insanların ortak noktası. Aslına bakılırsa, ders çalışmak özünde kimsenin zevk alarak yaptığı bir şey değil. Çünkü, ders adı altında sunulan konuları bizler belirlemiyoruz, dışımızdan birileri tarafından belirleniyor. Doğal olarak da bu kimseye çok heyecanlı gelmiyor. Hatta diyebiliriz ki, bir çocuğun ders çalışmayı istemesi değil, istememesi daha doğaldır.”
Ders çalışmanın gerçek ödülünün çok uzun zaman sonra üniversite sınavı ya da iyi bir meslek sahibi olunduğunda alındığını söyleyen Oktay bu ödüllerin en büyük tehdidinin çocuğun burnunun ucunda duran, bilgisayar, TV, sinemaya gitme, arkadaşlarla sosyal bir ortamı paylaşma gibi etkinlikler olduğunu söylüyor: “Bir çocuğun ders çalışabilmesi için, şimdiki hazdan vazgeçip uzun vadeli sıkılmayı göze alması gerekiyor. İşte bu, çoğu zaman beynimizin tercihleri ile örtüşmeyen bir durum. Çünkü beynimiz en kısa sürede haz veren faaliyete yönelmeyi sever. Beynin, hazzı kontrol eden alın bölgesi en geç olgunlaşan (yirmili yaşlar) bölümüdür. Bu nedenle, çocukların ders çalışmayı istememesi bir suç değil, beyinlerinin tercihidir.”
Çocuğunuza ders çalıştırırken şu yöntemi uygulayın
Çocukların ders çalışmasını sağlamak çok iyi yönetilmesi gereken bir süreç. Yaşa göre farklı uygulamalar söz konusu olsa da genelde bu çocuklar üzerinde uygulanan ve başarı elde edilmiş bir modelden söz etmek mümkün. Bu yöntem henüz ders çalışma alışkanlığı oturmamış çocuklarda etkili oluyor...
Psikolojik Direnci Kırma
Bu aşamada, çocuğunuzla konuşarak günde en az ne kadar ders çalışabileceğini sorun. Diyelim ki yarım saat demiş olsun. Bu sürenin yarısı olan 15 dakikayı esas alın. Çocuğunuza da, “Sen yarım saat dedin ama ben senden yarım saat çalışmanı istemiyorum, sadece 15 dakika çalışmanı istiyorum” deyin.
“Çünkü, şu an sende öncelikle ders çalışma alışkanlığını kazandırmamız gerekiyor” gibi bir açıklama, uygulamanın başlangıç mantığını çocuğun fark etmesini sağlar. Rutin oluşturun İkinci aşamadaki temel hedef, çocuğunuzun belirlenen süreyi her gün çalışmasını sağlamak olmalı. Bunun için ona, “Belirlediğimiz süre ile ilgili bazı kurallarımız var. Bu kurallarımızdan birincisi, belirlediğimiz bu 15 dakikalık çalışma süresini her gün tekrarlayacağız. Tüm sürelerimizi biriktirip hafta sonu çalışmak yok” şeklinde bir açıklama yapın. Düzeni kurun Bu aşamada, çocuğunuzun çalışma ortamı ile ilgili düzenin oturtulması gerekiyor. Çocuğa, “İkinci kuralımız, televizyon karşısında, yatarak, uzanarak çalışmak yok. Belirlediğimiz süreyi, çalışma odamızda ve masamızda tamamlıyoruz. Çünkü, senin hep aynı ortamda çalışmanı sağlayarak çalışma alışkanlığını pekiştirmek istiyoruz” demelisiniz.

Otokontrolü sağlayın
Çocuğunuzun belirlenen sürenin altına düşmemesini sağlayın. Bu aşamada çocuğunuzla, “Senden, belirlediğimiz 15 dakikalık sürenin altına düşmemeni istiyorum. Bunun nedeni, senin ders çalışma alışkanlığını kazanabilmen için otokontrolünü güçlendirmeyi istememiz. Böylece, belirli bir öz disiplin kazanacak ve bu alışkanlığı iyice güçlendirmiş olacaksın” şeklinde konuşun. Masasına bir çalar saat koyarak kurmasını istemek ve süreyi çalar saatle kontrol altına almak mümkün.

Motivasyonu artırın
Beşinci son adımda, çocuğunuzun motivasyonunu geliştirici hamleyi yapmak son derece önemli. Çocuğunuza, belirlenen sürenin üstüne çıkmakta serbest olduğunu söyleyin. Bir başka ifadeyle, “Eğer istersen, 15 dakikadan daha fazla çalışabilirsin” anlamında bir mesajla, çocuğun çalışma isteğindeki yoğunlaşmaya bağlı olarak tercih yapması sağlayın. Özellikle bu aşamada, çocukların birçoğu, kendilerinin bile farkında olmadıkları şekilde belirledikleri sürenin üstüne çıkıyor. Böylece çocuklar, düşündükleri ve belirledikleri sürenin üstüne çıkmanın gururunu yaşıyor ve başarılı oldukları ya da başarılı olacakları inancını iyice güçleniyor. Bu hissediş, onlar açısından önemli bir kırılma aşaması. Unutulmamalı ki, her başarısızlık bir sonraki başarısızlığın, her başarı da bir sonraki başarının zeminini hazırlar.

"Ders çalışmada hırslı olmak değil, azimli olmak gerekiyor. Hırslı çocuklar, yapacakları işe değil, arkadaşlarına odaklanır. Sürekli rekabet halindedir ve arkadaşlarını geçmeye çalışırlar. Bu nedenle, çocuklarda hırsı beslememek gerekiyor. Ancak aşırı iç motivasyon ‘hırs’ olarak karşımıza çıkabiliyor. Hırs ise asla beslenmemesi gereken bir özellik. Çünkü aslolan hırs değil, azimdir. Azimli çocuklar, görev odaklı olup üzerlerine düşen görevi sonuna kadar yapar ve mutlu olurlar. Oysa hırslı çocuklar ilişki odaklıdır. Bir başka ifadeyle, üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmekten çok arkadaşlarını geçmeye çalışırlar.”"
MOTİVASYON TİPİNE GÖRE ÖNLEM ALMAK GEREKİYOR!
Ders çalışmayı engelleyen en önemli şeyin motivasyontipi olduğunu söyleyen Aydın, insanda bir iç bir de dış motivasyon diye tanımlanabilecek iki yapı bulunduğunu ve bunların doğuştan gelen kişiliğin bir parçası olduğunu söylüyor.
İç motivasyonu yüksek çocuklar
1- Genelde amaçlarını bilmek isterler
2- Planlı çalışmayı severler
3- İstekli ve sabırlıdırlar
Dış motivasyonu yüksek çocuklar
1- Sürekli yönlendirilmeye ihtiyaç duyarlar
2- Sonuç odaklıdırlar ve kısa sürede işi tamamlamak isterler
3- Kısa sürede tamamlanmayan işlerden çok çabuk sıkılırlar ve enerjileri düşer
4- Başladıkları işleri çoğu zaman yarım bırakırlar ve sürekli mazeret üretirler
5- En belirgin özellikleri de ertelemedir. Sorumluluklarını sürekli erteler ve biriktirirler
Oktay Aydın’a göre, çocuğu sürekli suçlayıp eleştirmek yerine motivasyon tipini anlamak ve ona uygun önlemler almak gerekiyor: “Dış motivasyon tipine sahip çocukların iç motivasyon kaynaklarını harekete geçirecek faaliyetler yaptırılmalı. Buradaki en kritik nokta da, çocukta, başarılı olduğu ve başarılı olacağı inancının hep üst düzeyde tutulması.”
Dikkat
Temel alışkanlıkların ve yeni davranışların kazandırılması için yaklaşık olarak 21 gün tekrar edilmesi gerekiyor. Bu nedenle, çocukların ders çalışma alışkanlığını kazandırmak amacıyla yapılacak bu uygulama 2-3 hafta kadar hiç değiştirilmeden aynen devam ettirilmeli. Böylece, çocuğun beyninde ders çalışma ile ilgili nörolojik aktiviteyi iyice belirginleştirmek ve kalıcılığı sağlamak mümkün olur. Bu süre sonunda, çocukla tekrar görüşerek, çalışma süresinin üzerine 5-10 dakika eklenmesini sağlayabilirsiniz. Süreç bu şekilde adım adım ve azar azar ileriye doğru götürülerek ideal süreye kadar devam ettirilmeli.
Kaynak: Vatan-Türkan Hiçyılmaz

Şampiyon Kokoreç Tarifi



Malzemeler ;
  • 1 Kilo Hazır kuzu Şampiyon Kokoreç
  • 2 Adet Domates
  • 2 Adet sivri biber
  • 1 Adet soğan
  • Kekik, pul biber , tuz
Şampiyon Kokoreç Tarifi ;
 Kuzu kokoreç tarifi için öncelikle kuzu bağırsağından yapılmış hazır kokoreç kasaplardan ve migroslardan kolaylıkla temin edebilirsiniz.
Aldığınız kokoreç  mangalda pişirmeniz tavsiye edilse de kendi mutfağınızda yapmanız için öncelikle gür ateşte kalın şekilde dilimleyerek kavurun.
Kokoreç tavada kavrulurken üzerine çok az miktarda sıvı yağ koyarak domates ve sivri biberleri küçük parçalar halinde doğrayarak ilave edin. Kavrulun malzemelerin üzerine kekik, pul biber, tuz ekleyin.
Tüm malzemeler tava üzerinde birbiri ile kavrulduktan sonra hazır olacaktır.
Salata veya pilav ile servis edebilirsiniz.
Afiyet Olsun.

28 Kasım 2016 Pazartesi

Ailede Sağlıklı İletişimin Temel Kuralları




Çocuklarla ilk iletişim anne karnındayken başlıyor. Bebek o andan itibaren 2 temel duyguyu hisseder. Bu iki temel duygu bebek dünyaya geldikten sonrada aile bireyleri tarafından sağlandığı takdirde sağlıklı iletişimin temelleri atılmış olur.

Çocuk yetiştirmenin temel kuralı, ailesi tarafından koşulsuz sevildikleri ve kabul edildikleri duygusunu hissettirebilmektir. Ailesi tarafından güvenildiğini ve koşulsuz olarak sevildiğini hisseden çocuklar kendilerinin değerli bir birey olduğunu, ne olursa olsun aileleri tarafından sevileceklerini bilirler. Bu sayede kendine güvenen, kendi ayakları üzerinde durabilen ve dış dünya ile sağlıklı iletişim kurabilen birer yetişkin olabilirler. Peki çocuğunuza sevgi ve güven duygularını hissettirmenin yolları nelerdir?
Sevginizi Açıkça İfade Edin Sevgi, çocuğunuzun yerine kararlar vermek, sert kurallarla sınırlar koymak, tutarsız davranmak, ona sadece hediyeler almak ve bunu yaparkende içi boş “seni seviyorum” demek değildir. Sevgi; onu korkutup sindirmemek, baskı yapmamak, onunla konuşmak ve en önemlisi onu dinlemek, duygularını bizlerle paylaşmasına izin vermek demektir. Hatta bazen uyurken bile kulağına eğilerek “ seni seviyorum” diyebilmektir.
Davranışlarınızla Örnek olun Unutmayın ki çocuklar ailenin aynasıdır. Davranışlarınızın sürekli olarak çocuklarınız tarafından izlendiğini, sizi örnek aldıklarını düşünerek hareket etmelisiniz. Anne ve baba arasındaki ilişki bile çocuğun ailesinden alacağı sevginin temelini oluşturur.
Zaman Ayırın Çocuğunuzla birebir zaman geçireceğiniz ortamlar yaratmalısınız. Zaman ayırmak,10 dakikada olsa bu süreyi sadece seninle geçiriyorumu ona hissettirebilmektir. Cep telefonunuzla ilgilenmeden, televizyon seyretmeden ayıracağınız 10 dakika bile çocuğunuzu daha mutlu edecektir. Sorumluluk Verin Çocuğunuza gelişim dönemi ve yaşını dikkate alarak ona uygun küçük sorumluluklar verdiğiniz takdirde sorumluluk duygusu ile kendilerine güven duymaya başlayacaklardır. Yapması keyifli olan, sonucunda güzel ve övünülecek bir durum yaratan davranışlar ile ilgili sorumlulukları kazandırmak daha kolay olacaktır. Örneğin, masayı kurmaya yardım etmek masayı temizlemeye ve kaldırmaya yardım etmekten daha eğlencelidir.
Aile ortamında sevgiyi ve güveni yaşayan çocuklar gelecekte de kendi çocuklarına aynı ortamı yaratacaklardır.

Soğuk havalar saçınızı yıpratmasın

Soğuyan havayla tıpkı cildimiz gibi saçlarımız da yıpranıyor, bakıma ve korunmaya ihtiyaç duyuyor.


Saçlarımız neden dökülüyor?
Saç dökülmelerinde aslında en önemli rolü hormonlarımız oynuyor. Kadınlarda östrojen hormonunun az, erkeklerde androjenin fazla salgılandığı durumlarda saçlı deride yağlanma ortaya çıkıyor. Yağ, ölü hücreler, kirler ve tozlar karışarak “sebum” adını verdiğimiz bir sıvağ oluşturur. Normalde günde 50-100 tel saç dökülmesi olağan kabul edilebilir. Ancak folikül adını verdiğimiz saç kökleri sağlam kaldığı için, bu dökülenlerin yerine yeni saçlar çıkabilir. İşte bu sirkülasyon devam ederken yağ karışımı dökülen saç kökünün ağzını tıkar. Bu tıkacın üzeri zamanla tamamen örtülür ve beslenemeyen saç kökü ölür; bu saç kaybının başlangıcıdır.
Evde tedavi mümkün mü?
Dökülmenin boyutuna göre değişir. Erken yaşlarda başlayan saç dökülmeleri dermatologlar tarafından belirlenen bir medikal şampuan, evde uygulanacak özel bakım kürleri ile kontrol altına alınabilir. Dökülmenin mevsimsel olağan bir dökülme olmadığı ortaya çıkarsa o zaman doktorların yazacağı reçete, hazırlatacağı özel karışımlar ve kürler ile hasta kendi tedavisini kendisi rahatlıkla evinde devam ettirebilir. Bir tansiyon ilacı çalışmaları sırasında, hayvan deneylerinde, kobaylardaki tüy artışından esinlenerek bir çalışma yapılmış ve tümüyle saç dökülmesine dönüştürülmüştür. Saç dökülmesinin derecesine göre değişik konsantrasyonlarda hazırlanan solüsyon doktorun uygun göreceği sürede kullanılarak hem saç dökülmesini durdurur hem de ölmemiş saç köklerinden saç çıkmasını sağlar. Ancak ilaç bırakıldığında başka tedavilerle kombine edilmezse, ilacın etkisi ile çıkan saçlar dökülebilir. Mutlaka tiroid testleri ve demir çinko tayinlerini yaptırmanız önerilir. Eğer ki demir çinko eksikliği söz konusuysa bunları içeren gıdalara ağırlık verilmeli, bunları içeren haplar kullanılmalıdır.
ÖNERİLERE UYUN, SAÇLARINIZDAN OLMAYIN
  • Saçları sık yıkamak, saç derisinin yağ dengesini bozar ve saçlar daha fazla yağlanır. Saçınızı her gün yıkamayın. 2-3 günde bir ph 5.5 değerinde bir şampuanla yıkamak yeterlidir.
  • Jöle kullanmayın. Kullanırsanız da aynı gün saçınızı yıkayın.
  • Stresten uzak durun. Yüksek stres saç kaybına neden olur. Kendinize zaman ayırmaya çalışın.
  • Çok sıkı bere kullanmayın.
  • Saçlarınızı nazikçe tarayın ve fırçalayın. Saçlara sert davranmak saç kaybını artıracaktır.
  • Saçlarınızı yıkadıktan sonra pamuklu havlular ile kurulayın, saç kurutma makinesi kullanmayın.
  • Saçlarınızı sabunla yıkamaktan kaçının, nem kaybına neden olur.
  • Saçlarınızı daima az şampuan kullanarak yıkayın, daha çok şampuan kullanıldığında saçlarınız daha temiz daha bakımlı olmaz.
  • Bol su, sebze, meyve, süt ürünleri ve yeterince protein tüketin.
  • Saçınızı yıkadıktan sonrasında bakım yapın.
  • Saçların hava ile temasını kesmeyin.
  • Sigara ve stres saç dökülmesini tetikleyen başlıca faktörlerden biridir. Saç dökülmesinde ailevi yatkınlık da göz önüne alınması gereken bir faktördür.
  • Saç köklerinin güçlenmesi için sağlıklı ve dengeli beslenmeye dikkat edin.