Bardan içeri girdiniz, yerinize oturdunuz, birden bakışlarınız birinde takılıp kaldı. Hayatınızın aşkını mı bulmak üzeresiniz yoksa belanızı mı? Dikkat edin, her şey 180 saniyede olup bitiyor.
Birinin hayatınızın aşkı olduğunu nasıl anlarsınız? Bakışından mı, duruşundan mı? Davranışından mı karakterinden mi? Yoksa kokusundan mı? Görür görmez mi yıllar içinde mi? Bu soruyu bin kişiye sorsak bin farklı yanıt alabiliriz. Ama kesin olan bir şey var: Aşka giden yol tahminimizden de kısa sürüyor. Bu konuda kadınların ‘o ilk andaki’ davranışlarını inceleyen çeşitli araştırmalar mevcut.
İngiliz yazar Ben Kay’in, ‘Instinct’ (İçgüdü) isimli kitabı için üç bin kişi arasında yaptığı araştırma, kadınların bir erkeği beğenip beğenmediğine karar vermesinin sadece üç dakika sürdüğünü söylüyor. Kadınlar, erkekte öncelikle bakışlara, fiziksel görünüme ve giyime bakıyor. Yüzde 88’iyse özellikle iddialı: “Bu 180 saniye içinde gözümüze ‘kendini beğenmiş’, ‘kaba’ veya ‘muhtaç’ görünenleri daha ilk saniyede eleriz!”
YOKSA YEDİ SANİYE YETER Mİ?
İşte başka bir görüş: İngiliz Klinik Psikolog Linda Blair, “Üç dakika çok uzun” diyor. Ona göre bir kadının bir erkeği ‘tanıması’ sadece yedi saniye alıyor. Ama Blair’e göre kadınlar bunu bilinçli olarak yapmıyor: “Hatta kadınlar bu değerlendirmeyi yaptıklarının farkında bile değil. Yedi saniye, kadının yanlış karar almamak için kendi kendine oynadığı gizli bir oyun.”
ÜÇ DAKİKADA MI? HAYATTA OLMAZ!
Birey ve ilişki terapisti Ayşegül Denizci’ye göre eş ya da partner seçiminde koku, boy, kilo, dış görünüş, yaş gibi fiziksel özelliklerin yanı sıra, karizma, cinsel çekicilik, maddi güç, ruhsal ifadeler, özgeçmiş, tutum ve davranışlardaki kriterler hızla taranıyor. “Bu yüzden elbette ilk izlenimler önemlidir” diyen Denizci, bir insanı üç dakikada tanımanın mümkün olamayacağı görüşünde: “Özellikle de insan sürekli değişim içinde bir canlı olduğuna göre o an belirli özellikleri de değişim içinde olacaktır. Yine de temel olarak ilk anlardan itibaren karşımızdaki kişiye ‘Duygusal yatırım yapmaya değer mi?’ sorusuna yanıt ararız. Bu soru her birimiz için farklılıklar gösterecek ve kendi bağlanma kuruluşumuza göre değişecektir.”
SANİYE SANİYE ERKEKLERİ ANLAMA KILAVUZU
1’inci saniye İlk bakılan erkeğin fiziği... İskoçya’daki Aberdeen Üniversitesi’nde yüz araştırmaları laboratuvarından Ben Jones’un araştırması, ilk bakışın, cinsellik ve egoyla bağlantılı olduğunu söylüyor: “Bu, bir tür narsizm. İnsanlar, kendilerini çekici bulanları çekici bulma eğiliminde.” Jones, çekiciliğin temelinde “Seninle ilgileniyorum” anlamına gelen sosyal işaretler olduğu görüşünde. Bunun en önemli işareti de birinin size doğrudan bakması.
2’nci saniye
Iowa Üniversitesi’nden araştırmacılara göre güçlü bir tokalaşma ilk tanışmada dış görünüşten çok daha dikkat çekici.
3’üncü saniye
Ses devrede. Kadınlar, araştırmalara göre, kalın sesli erkekleri çekici buluyor.
5’inci saniye
Kelimeler ve beden dili sahnede. Uzmanlara göre bizimle aynı lügati kullanan, dini ve sosyal değerlerimizi paylaşan kişilere kendimizi kaptırma ihtimalimiz daha fazla.
1’inci dakika
Erkeğin giyim tarzı inceleniyor.
70’inci saniye
Kadınlar erkeğin yüzüne daha dikkatli bakmaya başlıyor. Aberdeen Üniversitesi’nin araştırması, özellikle az gelişmiş ülkelerde kadınların kemikli yüzlü ve sert görünüşlü erkeklerden daha çok hoşlandığını söylüyor. Çünkü bu erkekler testosteron düzeyinin yüksek olduğu imajını yaratıyor ve daha güçlü oldukları algısı doğuruyor.
120’nci saniye Ayakkabılara bakılıyor. Burada ayakkabının markası değil, temizliği ön planda.
130’uncu saniye
Bu noktadan sonra kadın, karşısındaki erkeğin saçlarını nasıl taradığından tutun da ne tarz çanta taktığına kadar tüm aksesuarlara dikkat ediyor.
150’nci saniyeEllere dikkat! Kadınlar, erkeğin temiz ve bakımlı ellere sahip olmasını istiyor. 180’inci saniyeye kadar eller inceleniyor.
ÇARE ALFA ERKEĞİ
İmaj ve iletişim danışmanı Özlem Çakır, bir kadının erkeğin beden dilinde çekici bulduğu unsurları sıralıyor:
Araştırmalar kadınların ‘alfa erkek’ denilen güçlü, doğal lider, cesur, özgüveni olan ve bunu samimi şekilde yansıtan erkekten hoşlandığını gösteriyor.
‘Alfa erkek’ baskın karakter olmasına rağmen hükmedici değildir. Kendisini anlatma ve övme gereği hissetmez. Mutlaka bir kadına ihtiyacı varmış gibi görünmez.
Bu tür erkekler zordur. Kendiyle barışıktır. Özgüvenli duruşa sahiptir. Ayaklar omuz hizasında açık, omuzlar dik, kollar yanlarda serbest durur.
‘Alfa erkeklerin’ değerleri vardır. Tutkuludur. Kontrolünü zor zamanlarda dahi kaybetmez. Serinkanlıdır. Tebessüm eder. Konuşurken bedenini konuştuğu kadına dönük tutar. Göz temasında bulunur. Bakımlıdır. Fiziksel anlamda güçlü görünür. Sağlıklı ve pozitiftir.
Bunlar da itici olanlar:
‘Mış gibi’ yapanlar yani samimi olmayanlar, özgüvenli görünmeye çalışırken snob, kibirli davranan, beden duruşu aşırı dik, elleri ceplerinde duranlar...
Gergin mimiklere sahip, konuşurken göz temasında bulunmayan ya da konuştuğunun haricindeki kadınları da gözleriyle takip eden, dinleme ve odaklanma nezaketini göstermeyenler...
Zamanından önce samimi olan,
davranışları ve beden diliyle bunu gösteren, sınır tanımayan, ısrarcı, duygusal açlık ve ihtiyaçları olduğunu yansıtan, özgüvensizler...
Kapalı ve küçük beden diline sahip, bakımsız erkekler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder